Gönül Tezgâhında Şiir Dokudum
Dülgeroğlu Sabit (Şiirler-9)
Yayınladığı her şiir kitabını gönderen Sabit Çelik ağabeyime müteşekkirim. Merakla ve zevkle bir çırpıda okudum. Kitaptan aldığım bazı şiirleri sizlerle paylaşmak istiyorum.
Şiir yazdım iz kalacak.
Lafzı murat söz kalacak.
Ömür hitama Erince,
Kalemim öksüz kalacak.
(30 Ocak 2025)
Her insanın özlemi kendine göredir,
Kimi kağıda yazar şiir olur,
Kimi içine atar dert olur.
.-.
Şiir; tıpkı gül numunesi gibidir, rengi rayihası estetiği vardır. Bunlar şiirde makamı ifade eder. Manasız bir şiirin damak tadı, zevki lezzeti yoktur.
Vadem dolar haktır bir gün giderim,
Sebeb-i hayata veda ederim
Mısralarım erbabına emanet
Arada bir açıp okuyun derim.
ARZI-I MAHSUS
Şiir, zirvelere tırmanan bir fikrin, düşüncenin, tefekkürün mahsulü; güçlü ifadenin merkezdeki özüdür. Meselenin künhüne inen, veciz bir beyanla kitap çapında ifadesi, edebi duygunun ihtimamı iktidarı zirvesi; zarif-nükteli-imalı ve manalı sözün asli unsurudur.
Gerçek şairin, manada-imada, söz atını eyerleyip onu, altın gümüş ve pırlantalarla savatlaması kafiye ve rediflerle sağlam bir ses ahengini yakalaması, gül kokulu bir çerağ uyandırması, sembol tasvir-ironik güzellik, mana derinliği ve hikmetli söyleyişin doruklarından seslenmesi, coşkulu anlatımı ışıltılı ifadesi ve bu takrire çarpıcı nüanslar kazandırmasıdır.
Şiir, mayasına mahsus, özüne münhasır hususi letafetini himaye ederek insanı yüce duygulara doğru itmesi, yürek yangınlarını etkilemesidir. Şiir ismiyle müsemma, başlı başına müstesna bir güzellik; şairse ila-nihaye mübalağalı latif arayışlar içinde şiirin hadim-i hizmetkârıdır diyor. Bilvesile bütün şiir dostlarına-yarenlerine muhibbi lerine sevgi ve saygılar sunuyorum.
Tevfik İnayet Allah’tan Gayret Kuldan. Baki Selam ve Dua İle. Dülgeroğlu
BİR HİKÂYETİN HİKÂYESİ:
(Bir Varmış Bir Yokmuş)
Dülgeroğlu
03 Nisan 1949 tevellüdümün tarihi. Kayseri-Develi-Fraktın (Gümüşören Köyü’de) teferruatımdır. Yedi erkek üç kız ana baba bir; on kardeşin yaş sıralamalarında dokuzuncusu olup 1958 yılından itibaren Ankara’da ikamet ediyorum. Çocukluk günlerimi de şiirlerle yâd etmek ten manevi haz duyuyor, söylemekten lezzet alıyorum. Develiye-köyüme ve havalisine ihtiras derecesinde düşkünlüğüm vardır.
Şiire Meyilimin hikâyesi hoş ve alışılmışın dışındadır. İlk mektep son sınıfta Arif Nihat Asya Hoca’mın BAYRAK şiirini önce sınıf, ferdasında okul mevcudunun önünde en güzel okuyan olarak ilk dereceyi alan seçildikten sonra şiire mensubiyetim oldu. Mehmet Akif- Necip Fazıl vb den beyitleri mısraları defterimin kenarlarına özenerek yazardım. Her gencin kendini şair zannettiği yaşlarda şiir yazmaya başladım bu ürünün doksan kadarını hamlık dönemi mahsulleri olarak kadro dışı bırakıp uygun bulduklarımı alarak milli ve manevi değerlere ehemmiyet vererek yazdım ve yazmağa devam ediyorum vesselam… İşte, kısaca bir hikâyenin hikâyeti.
HAKİKAT SIRRININ ERİ SEYRANİ
Çarpışır her zaman iyiyle kötü,
Diyor; ik-asırdan BERİ SEYRANİ.
Devirler geçse de dillerde methi,
Şiirde muktedir BİRİ SEYRANİ.
Çiğdem sümbül türlü çiçek derilmiş,
Sözlerinde kekik reyhan dirilmiş,
Bir sır ile bu maksuda erilmiş,
Gözde gönüllerde İRİ SEYRANİ.
Hikmet ummanında engin ustasın,
Bulunmaz menendin dengin; ustasın,
Nüktede hicivde zengin ustasın,
Manası mefhumu DİRİ SEYRANİ.
Manidar sözleri ruhumu sardı.
Bitmeyen hazine önü ve ardı,
Kelamında hikmet; felsefe vardı,
Hakikat sırrının ERİ SEYRANİ.
Mestinede hele gönül mestine,
Hal bilmezin şairlere kastı ne?
Laf diyemem sözlerinin üstüne,
Şiirde gözümün FERİ SEYRANİ.
Marifet ilhamından gıdasın alan,
Kelam mihferinde define bulan,
Hakkın lütfuyla lebalep dolan,
Hikmetli sözlerin BİRİ SEYRANİ,
Hak vergisi lütuf teşneydi dile,
Akranlığı vardı dertli bübüle,
Besbelli vurgunda reyhana güle,
Her zaman berrak ve DURU SEYRANİ.
Kalp ile dil ile Hakka dayanan,
Gaflet uykusundan sırlı uyanan,
Gönül iklimine uçup dolanan,
Dimağa bal veren ARI SEYRANİ.
Seferden seyirden geri durmayan,
İnişte yokuşta atın yormayan,
Güzelin çirkinin telin kırmayan,
Şiirin ışığı NURU SEYRANİ,
Hakikat yolunda dili yormadan,
Doğruları eğip büküp kırmadan,
Hak çağırdı Hak söyledi durmadan,
Mualla mevkide YERİ SEYRANİ.
Âlemin bildiği deryadır öyle,
Yiğidin hakkını tam teslim eyle,
Halik’ın izniyle gidiyor böyle,
Yürü be üstadım YÜRÜ SEYRANİ.
Eblehler körler sıraya girmişler,
Boş durmamış bi halt yemişler,
Sana divane-müptela demişler,
Hepsi de elinin KİRİ SEYRANİ.
Adım-adım Seyraninin izinde,
Nar-ı Beyza; Volkan vardır sözünde,
DÜLGEROĞLU ateşinde közünde,
Samimi gönlümün NAR-I SEYRANİ.
ERCİYES (6)
Başında her vakit kardan duvağın,
Bulutlara değer ELİN Erciyes,
Kekik lale sümbül, gül dür şayağın,
Bindallı endamlı GELİN Erciyes.
İlkbaharda hep sürüler eyleşir,
Koyun kuzu lisanıyla söyleşir,
Meftunuyum heves arzum depreşir,
Yel estikçe kokar GÜLÜN Erciyes.
Yaz boyu yaylada sürüler otlar,
Burada can bulur türlü nebatlar,
Tekir yaylasında sevdalarım var,
Ilgıt ılgıt eser YELİN Erciyes.
Adıyla şahlanır etraf dağları,
Uzak eteğinde Gesi Bağları,
Eriyince Koç Dağı’nın karları,
Deli dolu akar SELİN Erciyes.
Ali Dağla Yılanlı Dağ neresi?
Dikkartın la Gök Tepe’nin arası,
Gönüllerde tadı tuzu sevdası,
Yoğurdun kaymağın BALIN Erciyes.
Sende kemal bulmuş yüce bir biçim,
Tutkunum severim haz dolar içim,
Ben bu gün varım yarınsa hiçim,
İlelebet gider YOLUN Erciyes.
Her gün güneş gibi ufka doğarsın,
Kar ve yağmur olur bolca yağarsın,
Uzaktan uzağa haber salarsın,
Uzundur kanadın KOLUN Erciyes.
Kar yağınca gelir keyfi neşesi,
Koku salmaz sümbülü menekşesi,
Tuhaftır, bulunmaz çamı ,meşesi,
Ormandan azade YALIN Erciyes.
Kartal yuvaları kayalarında,
Sağlık var ömür var yaylalarında,
Hele yazlarında baharlarında,
Serilir ayağı HALIN Erciyes.
Sanki uhrevilik var taşlarında,
Bir ihtişam durur dik başlarında,
Eğimli uçurum yamaçlarında,
Bulutlar duvağın TÜLÜN Erciyes.
Her yanda yörede kaynak suların,
Karlar erisin de kırsın yuların,
Etrafında höyük-höyük dağların,
Sen gövdesin onlar DALIN Erciyes.
Alırım gönüller sorarım hatır,
Yadigârım olsun benden her satır,
Beni benden alır sevgin kuşatır.
Tatlıdır lisanın DİLİN Erciyes.
Dülgeroğlu sevdalıyım dilim lal,
Efkârla endişe sarmadan melal,
Hevesim isteğim olmasın hayal,
Her zaman aşılsın BELİN Erciyes.
-.-
Ararsan Gönül Dostu Ehl-i Dil Bizde Var,
İcazetli Fasih, Lisan-ı Sel Bizde Var,
Mersiye, Tevriye, Hiciv, Methiye Destan
Koçaklama; Gazel Yazacak El Bizde Var,
-.-
Yankısını Duyduğum Yürektendir Nidamız,
Gönüllerde Yer Bulsun Baki Kalsın Sedamız,
Şiir Meftunlarıyla Ve De Tutkunlarıyla,
Bir Sonraki Kitapta Buluşmaktır Sevdamız.