• Reklam
Recep SAYGIN

Recep SAYGIN

İlahiyatçı Yazar

SAHABE GENÇLİĞİ VE GÜNÜMÜZ GENÇLİĞİ ARASINDAKİ BELİRGİN FARKLAR!

30 Ocak 2022 - 20:45 - Güncelleme: 30 Ocak 2022 - 20:51

Sahabe Gençliği ve Günümüz Gençliğiin Dini Düşünce ve Yaşayışı Arasındaki Belirgin Farklılıklar:

Öncelikle bu haftaki yazımızın konusu olan gençler başta olmak üzere, tüm okurlarımıza hayırlı haftalar dilerim.Üç ayların arifesinde hayırlı makbul olmuş ve olacak ihlaslı, itikatlı amel ve davranışlar dilerim.

Gelin hep beraber gençlerin tabiriyle yapay zekâ düşüncesi ve Metaverse zihniyetiyle, Asr-ı Saadet'e(Peygamber Efendimiz Zamanına)gidelim.

İlk Müslümanlar incelendiğinde, toplumun her kesiminden gençlerin çoğunlukta olduğu görülür.

Peygamberimiz gençleri sever, onlara ayrı bir değer verir, onlar da Peygamberimizi severlerdi.

Cahiliye ArapToplumundanİslam Dini ile müşerreflikle beraber,medeniyetin zirvesi haline gelen bir toplumun oluşmasındaen büyük pay sahipleri;canla başla mücadele ile Hz. Peygamber’e yardımcı olan, işte bu idealist gençlerdi.

Dikkat edilirse burada bir tabir kullandım: “İdealist” bu kelime İngilizce “Idea” yani;düşünce, plan demek, geniş olarak anlamı ise; en mükemmel şekilde düşünüp karar verme işi demektir.

Bu fiili gerçekleştiren kişiye de “İdealist” denir.Bu gençlerin çoğu, refah ve itibar sahibi, Hz. Peygamberimize düşman olan ailelerini terk ederek, büyük çile ve fedakârlıklar pahasına Hz. Peygamber’in yanında yer almayı tercih etmişlerdi.

Şimdi bu konuda günümüz gençliğine baktığımızda; Asr-ı Saadet SahabeGençliği’nin tam tersi bir yaşam sürdüğünügörmekteyiz.

Sahabe Gençliği,  Hz. Allah'ın Peygamberini, tüm insanlığın istikbalini kendi rahatına tercih ederken; şimdiki gençlik tam tersini yapmaktadır. (Burada şunu söylemeden geçemeyeceğim.

Geçen haftaki konumuz olan fahiş fiyat artışlarının bir sebebi de; bazı genç işadamlarının çok kazanmak ve maddi olarak hızla yükselmek uğruna; fakir ve orta gelirli toplumumuzun geleceğini düşünmeyip, kendi rahatlıklarındantaviz vermemelerindenkaynaklanmaktadır.

u Genç Sahabelerden önemli vazifeler ifa eden kişiler yetişmiştir. Aralarından devlet başkanları, valiler, hâkimler, öğretmenler ve ülkeler fetheden komutanlar çıkmıştır.

İlk Müslümanlardan bazıları 50 yaş civarında ve 35 yaş üzerinde, geri kalan çoğunluk ise 30 yaşın altında bulunuyordu.

Sahabelerin yaşlarına baktığımızda ise m
esela; genç yaşta İslam'ı kabul edenlerden Hz.Ali10,Abdullah b.Ömer ve Ebû Ubeyde b. Cerrah 13, Ukbe b. Amir 14,Cabir b.Abdullahve Zeydb.

Harise 15,Abdullah b. Mesud, Habbab b. Eret ve Zubeyr b. Avvam16,Talha b. Ubeydullah, Abdurrahman b. Avf, Erkam b. Erkam, Sa'd b.

Ebi Vakkas ve Esma bint Ebî Bekr 17,Muaz b. Cebel ve Musab b. Umeyr 18, Ebû Musa el-Eşari 19, Ebu Huzeyfe 21, Cafer b. Ebî Talip 22,Osman b. Huveyris 25, Osman b. Affan 27, Ebû Ubeyde29, EbûHureyreve Hz. Ömer 31 yaşlarında idiler.Bu Sahabelerin bir kaçının hayatındanbahsedeceğiz.

Okurlarımızdanisteğimiz;gençlerimizin sanalda yaşadığı vesadece bu sanallığın zevklerini tatmaktan başka bir çaba harcanmayan ve bir türlü üretici hale getiremedikleri hayatları ile Sahabe Gençliğininhayatlarını karşılaştırmalarıdır.



Erkam b. Ebu’l-Erkam: Hz. Peygamber’e evini tahsis eden ve 17 yaşında İslâm’ı kabul etmiş olan Erkam b. Ebu’l-Erkam’ınİslâm’ın ilk yıllarında üstlenmiş olduğu role burada özellikle temas etmek istiyorum.

Tebliğin ilk yıllarında Hz. Peygamber’in  Erkam’ınevindeki faaliyetlerinin önemli bir adım teşkil ettiği görülmektedir.

Bu ev davet faaliyeti için son derece elverişli idi. Üstelik Kâbe haremi dâhilinde SafaTepesi’nin eteğinde bulunuyordu.

Hz. Peygamber burada bir yandan ashabına dinî bilgiler öğretiyor, diğer yandan İslâm’a davet görevini yerine getiriyordu. Buradaki faaliyetler sonucunda pek çok kişinin İslâm’a girdiği bilinmektedir.

Hz. Ömer Dâru’l-Erkam’da Müslüman olanların sonuncusu kabul edilir. Buranın bir merkez olarak kullanılması, ilk Müslümanların İslâm’ı kabul tarihlerine bir esas teşkil etmiştir.

Nitekim ilk sahabelerin Müslüman oluşları, “Rasûlullah’ın Dâru’l-Erkam’a girmesinden önce-sonra”, “Dâru’l-Erkam’da iken” şeklinde tarihlendirilmiştir.

Burada şu soru aklımıza gelmektedir. Acaba günümüz gençliğinden kaç kişi Erkam gibi bir fedakârlık yapardı?


Hz. Ali: İslâm’ın ilk yıllarında büyük hizmeti geçen gençlerin başında “Gençlerin Efendisi”Hz. Ali gelir. O, Müslümanlar arasında ün kazandığıkahramanlıklarını gençliğinde, 20 ilâ 30 yaşları arasında gerçekleştirmiştir.

Ebû Huzeyfe: Kureyşli bir başka genç olan Ebû Huzeyfe, Kureyş liderlerinden ve Bedir Savaşı’nda kâfir olarak ölen Utbe b. Rebia’ın oğlu idi. Ebû Huzeyfe zengin, asil, bolluk içinde yaşayan birisiydi.

Babasından sonra Kureyş liderliği kendisini bekliyordu. O, bütün bu servet, itibar ve rahatlığı terk ederek İslâm’la birlikte çileyi ve fakirliği seçti.



   Acaba Ebu Huzeyfe gibi kaç gencimiz kendisinin hakkı olan hükümdarlığı bırakıp bunca zahmete sabır ederdi.

   Ayrıca yine;

* Hz. Peygamber (SAV) vahiy kâtiplerini genellikle gençler arasından seçmiş;
 * İslâm'a davet mektuplarını da gençlere yazdırmış,
 * Fetva vermesine müsaade etmiştir.

Yine aynı minvaldeki sorumuzu sorarsak;kaçgencimizileri düzey ilmî zeka ile aşılması mümkün,zor ve sabır gerektirenbu görevleri üstlenirdi?

Neticede; gençlerimiz ile alakalı Hadis-i Şeriflerimizin birkaç tanesini hatırlayalım;“Yedi sınıf insan vardır ki, Yüce Allah kendi gölgesinden başka hiçbir gölge bulunmayan kıyamet gününde bunları kendi arşının gölgesinde muhafaza edecektir.

Bunlar; adaletli devlet başkanı, Allah’a ibadet ederek temiz bir hayat içinde serpilip büyüyen genç, gönlü mescitlere sevgiyle bağlanmış olan namazlı kimse, Allah için seven ve bu sevgi ile birleşip bu sevgi ile ayrılan kişi, sosyal mevki sahibi ve güzelliği olan bir kadın tarafından çağrılıp da kadınlığını kendisine sunduğunda;

‘Ben Allah’tan korkarım’ cevabıyla onu terk eden erkek kişi, sağ elinin verdiği sadakayı sol eli bilmeyecek derecede gizli sadaka veren kişi, tenha yerlerde Allah’ı anıp gözleri yaş döken takvalı kişi.” (Buhârî, Zekât Bölümü 16. Hadis; Müslim,Zekât Bölümü 91.Hadis)"Allah, gençliğini Allah'a itaatle geçiren genci sever."(Suyutî, Camius-Sağir 1867. Hadis)"Yaşından dolayı bir ihtiyara ikramda bulunan genç için, Allah Teâlâ ona ikram edecek kimseler hazırlar.

"
(Tirmizî, Birr Bölümü 75.Hadis)

   Sonuç olarak; gençlerimizin kökü ve mayası sağlamdır. İsterlerse tekeden süt çıkarırlar. Son sözümüzü ise Ulu önder Atatürk' üzümüzü Saygı ve Minnetle anarak onun Nutuk' undaki sözüyle bitirelim. “Ey Türk Gençliği”Unutma ki; Her ne olursa olsun; “Muhtaç olduğun KUDRET damarlarındaki ASİL KAN' da mevcuttur”

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 4 Yorum