• Reklam
Recep SAYGIN

Recep SAYGIN

İlahiyatçı Yazar

Ramazan Yardımlaşma, Dayanışma ve Kardeşlik Ayıdır

20 Nisan 2022 - 13:34

 Öncelikle Ramazan Ayının ortasındayız. Tüm AyaklıGaste.com okurları ve İslam Aleminin Mağfiretini Allahü Teâlâ’dan Niyaz ederim. 

 
Ramazan ayı, insanın maneviyatını güçlendirdiği gibi toplumsal anlamda da insanların birbirlerine yakınlaşmalarına vesile olur. Sadece iyi bir kul olmak için değil, iyi bir insan, iyi bir komşu, iyi bir dost, iyi bir akraba olabilmek için de ramazan, en uygun zaman dilimidir. Kimsesizlerin kimsesi olmak, yetimin başını okşamak, muhtaca el uzatmak, açın hâlinden anlamak, ağlayanları güldürmek için ramazan ayı fırsat bilinmelidir. Hiç değilse bu ay vesilesi ile kapısını çalmadıklarımıza, hâlini sormadıklarımıza ulaşabilir, bir köşede sessizce yardım bekleyenlerin elinden tutabiliriz. Sadakalarımızla, zekâtlarımızla, en azından tatlı bir söz veya içten bir tebessümle onlara yaklaşabiliriz. Sevgili Peygamberimiz bu konuda “Yarım hurma (sadaka) ile bile olsa cehennemden korunun. Eğer bunu da bulamazsanız güzel bir sözle (korunun).” (Müslim, Zekât, 68) buyurmuştur. Hz. Peygamber, bu ay içerisinde her zamankinden daha cömert davranır,  daha fazla hayır ve hasenatta bulunmaya gayret eder, bu ayda verilen sadakayı daha üstün görürdü. (Tirmizî, Zekât, 28) Bu aya özel olan fıtır sadakasının en üstün sadaka olduğunu ifade eder (Tirmizi, Zekat, 28), bu sadakanın bayramdan önce mutlaka verilmesini isterdi. (Buhârî, Zekât, 70) Fıtır sadakası, kişinin kendisi ve çocukları için vermekle yükümlü olduğu, hem kendisinin hem de velayeti altındakilerin canını bağışladığı için Allah’a şükran borcunu ifade eden bir ibadettir. Ramazan ayının girmesiyle fıtır sadakaları verilmeye başlanabilir, bayram namazından önce verilmesi müstehap sayılmıştır. Gece ve gündüzlerini ibadetlerle değerlendiren, oruç ile bedenlerini arındıran müminlerin zekât ve sadakalarla mallarını temizlemeleri, özellikle bayram öncesi ihtiyaç sahiplerine sadakalarını ulaştırarak ramazanın şükrünü bu şekilde ifade etmeleri, bu ayın bereketinin bir yansımasıdır. Müslümanların üzerine farz olan zekât ibadetinin yerine getirilmesi için belirli bir zaman bulunmadığı hâlde ramazan ayının faziletini değerlendirmek isteyen müminler, bu ayda zekâtlarını ihtiyaç sahiplerine ulaştırmayı adet hâline getirmişler, böylelikle maddi ve manevi yönden ramazan atmosferinden istifade etmişlerdir. Ramazan sadece oruçla, namaz, tevbe, zikir, dua ve diğer ibadetlerle kendi içimizde yaşanan bir ay değildir. Zekâtlar ve sadakalarla, gönülden verilen ikramlarla cömertliğin zirvesine varılan, maddi manevi yardımlarla İslam kardeşliğinin yaşandığı bir zamandır. Ramazan, kim olursa olsun bütün kardeşlerimizle birlikte yaşandığı zaman, güzelliklerin birlikte paylaşıldığı zaman ramazandır. Ancak o zaman onun huzuru, bereketi, rahmeti, manevi havası içimizde hissedilebilir. O zaman ramazan inancın, ibadetin, ahlakın, ilmin, kardeşlik ve yardımlaşmanın dolu dolu yaşandığı, ruhumuzu besleyen, bizi onaran, her anıyla yaşanan mübarek bir ay olmuş olur. Unutulanların hatırlandığı, ihmal edilenlerin gönlünün alındığı bu mübarek ay vesilesiyle aslında biz bize, içimize, ruhumuza, vicdanımıza dönüş yapar, kendimizle yüzleşiriz. Başkalarının değil, kendimizin eksikliklerini tamamlar, kendi özümüzü hatırlarız. Ay, hilalden dolunaya dönüp tamamlandıkça aslında biz tamamlanırız.

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum