Selda AVCI

    Selda AVCI

    TUZLU KAHVE..

    NE GARİP DEĞİL Mİ?

    12 Ocak 2021 - 13:11

    NE GARİP DEĞİL Mİ?

    Fakında mısınız? Toplum olarak hiç bir şeyden memnun olmamaya başladık!
    İyiliği takdir etmek yerine, kötülüğe ışık tutmakta üzerimize yok!

    Mutlu olmak elimizdeyken… Mutsuz bir toplum olma yolunda ilerliyoruz sanki!
    Yapılan her işi iyi olsun, kötü olsun hiç beğenmiyoruz ve hep bir şeylerden şikâyetçi oluyoruz.

    Memnun olmadığımız durumlarda elbette eleştiri yapacağız ama memnun olduklarımıza da sırf laf olsun diye eleştiri yapmaktan hiç çekinmiyoruz.

    Oysa ''Bize gerekli olan, yalansız bir iyilik, incitmeyen güzellik, güler yüzlü doğruluktur’’! [Ş.Erbaş]

    Hayal kurmuyoruz! Daha doğrusu hayal kurmaktan korkuyoruz!
    Hayal kuran kişiye de aman canım bu da pek bi hayalperest demekten çekinmiyoruz.

    Oysa o hayali kulunun kalbinden geçirip, diline düşüren Rabbinin hayatına nasip edeceğini
    düşünmüyoruz.

    Cenab-ı Hak önce sana hayal etmeyi nasip eder, sonra hayatına uygulaman için tüm yolları sonuna kadar açar. Allah size bir yol açarsa da onu kapatmaya kimsenin gücü yetmez!
    Bir şeyleri düzeltmek yerine hep bozmayı tercih ediyoruz.

    Yapılanı bozmak daha kolay geliyor çünkü! Elinizi vicdanınıza koyarak yapın eleştirinizi!
    Emek verilerek yapılan işlerde takdir etmek yerine, çelme takmayı daha çok seviyoruz.
    Kendi yapamadığımızı bırakın desteklemeyi, bir başkasının yapmasını dahi hazmedemiyoruz.

    Hırs gözümüzü kör ediyor, bu onu nasıl yapar deyip hasedimizden kendi kendimizi yiyoruz.
    Hemen kuyu kazmak için alıyoruz elimize kazma, küreğimizi! Başarıyı kabullenemiyoruz.
    Bu başarı öyle bir şey ki hazmı zordur, sözde bizi sevenler bile hemen yanımızdan uzaklaşıverir.

    Çünkü “İnsanların seni en çok sevdiği zaman, onların işine en çok yaradığın zamandır..”
    Charles Bukowski

    Hemen her duyguyu, sevgiyi, saygıyı, hoşgörüyü, ilgiyi, değer vermeyi, insan olmayı unutuyoruz, tüketiyoruz.

    Oysa değer vermekle bizden kaybolan bir şey olmayacak ki bunu idrak edemiyoruz. Bir gönle girmenin, kırmaktan daha kolay olduğundan bi haber yaşıyoruz.

    ''Sadece şefkat iyileştiricidir! Çünkü, içindeki tüm hastalıklar, sevginin, eksikliğinden kaynaklanır.!
    [Osho]

    Ben bir insanı sadece ismiyle tanırım. Ne olduğunu kim olduğunu asla merak etmem.

    Özelini hiç bilmem, açıkçası bilmekte istemem. Benim için önemsizse hiç ilgilenmem.
    Kaybetmekten hiçbir zaman korkmam çünkü kaybetmek istemediğimi zaten bırakmam ki!.
    Kimseye kinim, nefretim yoktur, yüzüme gülünce her şeyi unuturum.

    Affederim ama beni üzen, kıran, değersizleştiren kişiye karşı hiçbir zaman eskisi gibi olmam, olamam.

    Etkiye tepkiyi elimde olmadan istem dışı gösteririm.
    Eğer bir insan beni gözden çıkarıp, bitiriyorsa ben onu hiç olmamış sayarım...
    İnsanlara verilecek en büyük cezayı onları görmezden gelerek veririm.

    Hayatımdan edindiğim tecrübelerden yola çıkarak kendimden birkaç örnek verdikten sonra yazının devamında biraz da umuttan bahsetmek istiyorum.

    ''Biz hayatta her zaman kendi umudumuzun bekçisi olacağız! Umudumuzun yitip gitmesine
    kaybolmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Umudu yanına alan her insan için en zifiri karanlık gecenin sabahında bile o güneş mutlaka yeniden doğacaktır buna yürekten inanacağız’’!

    Çünkü ''Hayat güçlü bir iradeye, azimli bir çalışmaya, tutkulu bir yüreğe sahip olanı her zaman öne çıkartıyor’’. Deneyin göreceksiniz…

    Ama sen her şeye rağmen gülümsemeyi sakın bırakma ve asla pes etme.
    Ve şunu da sakın unutma!

    Bu hayat sadece cesurlara torpil geçer, korkaklara değil!
    Ben beni sevmeyeni, bana buğuz edeni, benim kuyumu kazanı, bana art niyet taşıyanı, sürekli dedikodumu yapanı, beni kıskananı bile Seviyorum...

    Çünkü onu Yaratanı çok seviyorum...

    Aslında bir şey itiraf edeyim mi? Yüz yüze gelince herkes iyidir! Mevzu sırtımızı dönünce başlıyor.

    Biliyor musunuz? Benim bir teşekkür borcum var, müsaadenizle onu dile getirmek istiyorum.
    Bana en büyük gücü beni sevmeyenler veriyor! Onlara kocaman bir teşekkür ediyorum!
    Ben hayatı, doğayı, insanları, hayvanları, evdeki huzurumu, yerinde olan sağlığımı, ailemi, dostlarımı, yaratanın yarattığı her canlıyı hiçbir karşılık beklemeden sevenlerdenim. Bence menfaatsiz bir dünya için herkesin beklentisiz sevmesi şart, ya sizce?

    Güzel bir dua ile yazımızı tamamlayalım!
    ‘’Ya Rab ''Hayırlar yaz başımıza, iyiler çıkar karşımıza..'' Âmin…

    Saygıyla…

    FACEBOOK YORUMLAR

    YORUMLAR

    • 0 Yorum