• Reklam
Selda AVCI

Selda AVCI

TUZLU KAHVE..

YEŞİLÇAM KLASİKLERİ…

13 Nisan 2023 - 12:01

YEŞİLÇAM KLASİKLERİ…

Elini uzatsan dokunacak kadar yakındı, oysa uçurumlar vardı arada…
Nayır, nolamaz, Nalan! Ne oluyor kuzum nen var senin? Gibi repliklerin yer aldığı Yeşilçam…

Eski Türk filmlerinde izlerdik çocukken, saf ve temiz duyguları, kavuşulamayan masum aşkları, iyiliğin her zaman kötülüğe galip geldiğini... Masumken, safken, günahsız ve savunmasızken, çocukken!

Keşke hep öyle çocuk kalsaydık! Kötülüğü öğrenmeden, iyilik üzere yaşasaydık.
Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Fatma Girik ve Filiz Akın dört yapraklı yoncalar.
Cüneyt Arkın, Ediz Hun, Kartal Tibet, Ayhan Işık ve Murat Soydan yine Türk sinemasının yakışıklı ve iyi kalpli jönleri olarak Yeşilçam’ın unutulmaz isimleri arasında yerlerini alırken.
Hulusi Kentmen, Kadir Savun, Nubar Terziyan ve Münir Özkul babacan tavırları ile Yeşilçam’ın efsane isimleri olarak tarihe yazıldılar.

Bu iyi karakterlerin yanı sıra Erol Taş, Suzan Avcı, Aliye Rona, Nuri Alço gibi kötü karakterleri de hatırlarsınız hepiniz. Yıllar önce bir kaçını kaybettiğimiz bu sanatçılar halen bu rollerle anılıyorlar.

Onların filmleri ile büyüdüm ben ve benim yaş grubum.

Yüz kere izlemiş olsam da yine ilk günkü heyecanla izliyorum her birini bıkmadan tekrar tekrar.

Aslında onlar bize hayatın acı gerçeklerini çoğu kez filmleri ile göstermişlerdi.
Aman canım bu da olmaz dediğimiz, saçma bulduğumuz birçok şeyi gerçek hayatta yaşarken bulduk çoğu zaman kendimizi…

Hayatın bir senaryo, bizimde buna eşlik eden birer oyuncu olduğumuzun bilincine vardık.
Gidiş saatimiz belli değil fakat bileti kesilmiş birer yolcuyuz bu hayatta!

İyi insanlara türlü tuzaklar kuran, kötü karakterler vardı o filmlerde.,.

Yargısız infaz eden, söz hakkı bile vermeden ipe götürenler vardı birde.
Ben onları sadece filmlerde var sanırdım bir zamanlar.

Kimsenin kimseye o filmlerde gördüğümüz gibi acımasız olacağı aklımın ucundan bile geçmezdi!

Masum olduğunu bile bile iftira ve çamur atanın vicdanı sızlamıyor. Dişi ile tırnağı ile geldiği yere göz koyup ekmeği ile oynayanın Allah’tan korkusu, kuldan utanması kalmıyor.

Evli, bekâr, küçük, büyük demeden kadınların namusuna göz koyanların ahlak dersi verip, kendini adam sanıp ortalarda ahkâm kesmeleri tıpkı o Yeşilçam klasiklerinde izlediğimiz olayların birer parçası değil mi?


Kötü olup, iyi görünme kandırmacası…

Bizim sadece filmlerde izlediğimiz ve abartı olarak yargıladığımız o filmlerin birçoğunu, gerçek hayatta hepimiz yaşamışızdır diye düşünüyorum. Haksız mıyım?

Bugün eski Türk filmlerinden örneklemeler yapmak istedim. Umarım beğenmişsinizdir.
Hz. Mevlana; Bu dünya yaptıklarımızın yankılanıp, yine bize döneceği bir dağdır, sözü ile etme, bulma dünyasında olduğumuzu ne güzel vurgulamış.

Hayat bumerang gibidir, kime ne yaptınız, ne yaşattıysanız aynısı size dönmek üzere çoktan yola çıkmıştır siz bunun farkında olmasanız da! Saygıyla…




 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum