AVANOS'TA ÜÇKUYU İLKOKULU VE KÖY YAŞAM MERKEZİ HİZMETE AÇILDI

Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, açılış töreninde yaptığı konuşmada Nevşehir temasları kapsamında kentte eğitim kalitesinin artması, eğitimde fırsat eşitliğinin güçlenmesi için yapılan yatırımlara ilaveler yaparak Nevşehir'in 2022 yılı eğitim yatırımları bütçesini 260 milyon liraya yükselttiklerini belirtti.
 
Türkiye'nin en değerli sermayesi olan beşeri sermayenin niteliğini artırmak için Millî Eğitim Bakanlığı olarak sadece eğitim çağı nüfusuna değil, aynı zamanda 18 yaş üstü tüm vatandaşlara da halk eğitimi merkezleri ve olgunlaşma enstitüleriyle hizmet sunduklarını ifade eden Bakan Özer, şunları söyledi: "Bu desteği çok daha yüksek boyutlara taşıyabilmek için köylerimizde atıl olarak bekletilen, daha önce okul olarak hizmet vermiş ama uzun yıllardır kapalı olan köy okullarını tekrar hayata geçirelim istedik çünkü özellikle Kovid-19 salgınından sonra tüm dünyada metropollerden şehirlere, şehirlerden ilçelere, ilçelerden köylere doğru geriye dönüş başladı. Aynı zamanda enerji kadar kritik olan bir sektör ortaya çıktı: tarım ve hayvancılık... Biz tarımda, hayvancılıkta çok güçlü bir ülkeyiz. Bunu çok daha güçlü hâle getirebiliriz. Projenin çıkış noktası, bu. İstedik ki köylerimizde çocuklarımız taşımalı eğitimle farklı noktalara gitmeden bulundukları yerlerde ilkokul eğitimini alsınlar. Onun için yönetmeliği değiştirdik. Artık tüm Türkiye'deki, tüm köy okullarımız istenmesi durumunda öğrenci sayısına bakılmaksızın açılabilecek ve çocuklarımız orada eğitim hizmeti alabilecek. Yine köylerde anaokulu açılmasıyla ilgili 10 olan öğrenci sayısını 5'e düşürdük. Sadece bu adımımızla 1.800 köyümüzde 20 bin yavrumuz anaokullarıyla buluştular. Sonra dedik ki sadece köy ilkokulu ve anaokulunu devreye sokmayalım. Köyde yaşayan vatandaşlara da halk eğitimi kursları açılsın. Orada Tarım ve Orman Bakanlığı ile birlikte hareket edelim. Tarımla ilgili, hayvancılıkla ilgili 3 binin üzerinde farklı kursu buradaki vatandaşlarımız, köylülerimizin ayaklarına getirelim."
 
Samsun'da başlattıkları köy yaşam merkezleri projesinin Türkiye'nin her noktasına yayıldığını belirten Özer, şu ana kadar atıl durumda olan 522 köy okulunu köy yaşam merkezine dönüştürdükleri bilgisini paylaştı. 12 Eylül 2022 tarihine kadar bu sayıyı 1000'e çıkaracaklarını ifade eden Bakan Özer, köy yaşam merkezlerinde hem çocuklar hem yetişkinlere hizmet vereceklerini dile getirerek sözlerini şöyle sürdürdü: "İlk defa Türkiye'de bir model ortaya çıktı. Burada oturan değerli vatandaşlarımız sadece halk eğitimi merkezleri aracılığıyla kurslar almayacaklar, aynı zamanda çocukları, torunlarıyla da yan yana eğitim alacak. İlk defa o bölgenin yetişkiniyle çocuklarını aynı okul çatısı altında birleştirmiş olacağız. İşte bu hareketi de köylerden başlatmış olacağız. Yılın sonuna kadar, atıl durumda olan yaklaşık 6 bin 900 köy okulunu da, inşallah, hizmete alacağız. Hızlı bir şekilde onarımdan geçireceğiz."
 
Üçkuyu Köyü Köy Yaşam Merkezi ve İlkokulunun hayırlı olmasını dileyen Özer, protokol üyeleri ve köy sakinleri ile birlikte kurdele keserek açılışı gerçekleştirdi.

BAKAN ÖZER, 2022-2023 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI HAZIRLIK TOPLANTISINDA NEVŞEHİR'DEKİ OKUL YÖNETİCİLERİYLE BİR ARAYA GELDİ
Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 2022-2023 eğitim öğretim yılı hazırlıkları kapsamında Nevşehir'deki resmî okul müdürleri ile bir araya geldi.    
Konuşmasında 2001-2022 eğitim öğretim yılında yüz yüze eğitim konusunda sürdürdükleri kararlılığa değinen Bakan Özer, okulların sadece eğitim öğretimin yapıldığı yerler olmadığına vurgu yaparak "Okullar, kapatıldığı zaman telafi edilmesi gereken şey sadece öğrenme kayıpları değildir. Okullar, bir ülkenin en önemli sermayesi olan beşeri sermayesinin niteliğinin çok boyutlu olarak artırıldığı ve geliştirildiği yerlerdir. Öğrencilerin psikososyal gelişimlerinin olduğu, duygusal gelişimlerin olduğu, akran eğitiminin olduğu, aynı zamanda kültür, sanat ve spor etkinliklerinin yapıldığı mekânlardır." dedi. 
 
Tüm toplumlarda eğitim kurumlarının toplumdaki eşitsizliklerin minimum hissedildiği yerler olduğuna işaret eden Özer; okulların, eşitsizliklerin telafi edildiği ortamlar olduğunu kaydederek Kovid sürecinde Sağlık Bakanlığında düzenlenen basın toplantısındaki açıklamalarına atıfta bulunarak "Okullar ilk açılması ve son kapatılması gereken yerlerdir. Sonra bir cümle daha söyledim. Okulların açık kalması, Türkiye'de artık bir eğitim meselesi olmaktan çıkmış bir millî güvenlik meselesi hâline gelmiştir." dediğini hatırlattı. 
 
Kovid-19 sürecinde öğretmenlerin büyük bir fedakârlık yaptığını kaydeden Bakan Özer, bu süreçte emek veren herkese teşekkür etti. 
 
Geçmişe kıyasla Türkiye'de son yirmi yılda okullaşma oranlarının artışına dikkati çeken Bakan Özer, okul öncesinden yükseköğretime okullaşma oranında büyük bir artış kaydedildiğini, böylece gelişmiş ülkelerin ortalamasına yaklaşıldığını söyledi. 
 
Türkiye'de son yirmi yılda aynı zamanda eğitimin önündeki antidemokratik uygulamaların da kaldırıldığını anımsatan Özer, başörtüsü yasağından katsayı uygulamasına birçok uygulamaya son verildiğini, bunun yanı sıra eğitim alanında toplumsal birçok talebin karşılık bulduğunu ifada etti. 
 
Türkiye'nin eğitimde elde ettiği başarıların uluslararası kuruluşlar tarafından da takdir edildiğini vurgulayan Özer, Paris'te UNESCO Genel Sekreteri'yle eğitim alanında yaptıkları müzakerelerin sonunda Genel Sekreter'in Türkiye'nin başarısını takdir eden bir paylaşımda bulunduğunu anımsattı. 
 
Bakan Özer, Bakanlık olarak bu dönemde "okul öncesi eğitim, mesleki eğitim ve öğretmenlerin mesleki gelişimlerinin kapsamlı bir şekilde desteklenmesi" olmak üzere üç konuya ağırlık verdiklerini belirtti.
 
Öğretmenlerin mesleki gelişimleri için okul temelli bir programı hayata geçirdiklerini anımsatan Özer, "2021 yılında öğretmenlerimizin mesleki gelişimi için ayrılan 8.9 milyon lira bütçeyi, 2022 yılında 292 milyona çıkarttık. Bunun 210 milyonunu okul temelli mesleki gelişim program için ayırdık." dedi. 
 
Bir diğer uygulama olarak, okullardaki iyi uygulamaların okul yöneticileri ve öğretmenler tarafından görülebilmesi için mobilite programını başlattıklarını kaydeden Özere, bunun da iyi uygulamaların ülke sathında tüm okullara yayılması açısından çok kritik bir önemi sahip olduğunu kaydetti. 
 
Öğretmenlerin mesleki gelişimleri konusunda aldıkları eğitim ve sertifikalara da değinen Özer, şöyle konuştu: "Bakanlığın düzenlemiş olduğu merkezi ve mahalli eğitimlere katılan öğretmenlere 1.2 milyon sertifika verilmiş. Öğretmen başına düşen eğitim saati 44 saat. 6 Ağustos'tan sonra buna ağırlık verince 2021 yılında 2,9 milyon sertifika verdik. Öğretmen başına düşen eğitim saati 44 saatten 94 saate çıktı. 2022 yılındaki hedefimiz, her öğretmenin en az 120 saat eğitime erişmesini sağlamak. Şu an itibarıyla 6,3 milyon sertifikaya ulaştık. Asıl eğitimler okullar açıldıktan sonra başlayacak. Biz mevcut eğitim sisteminin kalitesini arttırmak için nasıl çalışıyorsak bu kalitenin en önemli bileşeni olan siz değerli öğretmenlerimizin, okul yöneticilerimizin kişisel gelişimlerini desteklemek için de her türlü desteği veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. Yeter ki aramıza kimse girmesin." 
 
Özer, okulların tüm ihtiyaçlarını, temizliğinden kırtasiyesine, küçük onarımından

Haber: AYAKLIGASTE.COM