MEMDUH BÜYÜKKILIÇ'IN DA DANIŞMANI OLAN FEVZİ KONAÇ'TAN DİKKAT ÇEKEN PAYLAŞIM!  

"DERTLEŞME ADINA...!!  KONU: AK PARTİ İL BAŞKANLIĞI..."

Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç'ın da geçtiğimiz yıl danışmanı olarak görev yapan Kayseri' önceki dönem Baro Başkanlarından Avukat Fevzi Konaç, sosyal medya hesabından  "Dertleşme Adına..! Konu AK Parti İl Başkanılğı" başlıklı dikkat çeken bir yazı paylaştı. 

İşte Fvzi Konaç'ın o paylaşımı:

"Yaklaşık üç ay önce başladı konuşmalar... Ak Parti İl Kongresi yapılacak ve ismi geçen adaylar şunlar diye kamuoyuna yansıdı gazete haberleri... hiç haberim olmadığı halde 3/5 gazete haberi arkadaşlarım tarafından gönderilince bende kendimin adaylar arasında olduğunu ilk kez gördüm... bu üç ay içinde neler gördüm yaşadım inanın fıkra gibi... 

Yakın arkadaşlarım bilir ki; bu güne kadar Ak Parti il başkanlığı ne aklımdan geçti... ne müracaatım oldu... ne de böyle bir talebi dillendirdim... tamamen benim dışımda konuşulanlar nedeniyle sadece tebessümle izledim süreci... 

Merak edenleri ve dedikodu yapanları rahatlatmak adına söyleyeyim... verilse yapar mıyım? nefsime soruyorum... bu zor süreçte ne kadar ağır bir manevi sorumluluk olsa da etrafımdaki dostlarım ve ailem asla girme dese de... "yan cebime koy tavrı içinde olmam... Allah rızası için en iyisini yapmak için elimi taşın altına koyardım" galiba... riyakarlık edemem iç sesim bu... iyi yapar hakkıyla temsil eder miydim? Onu Allah bilir...

Ama son zamanlarda dostlarıma şöyle bir cümle kuruyorum... "benim etim ağırdır..." herkes benimle görünmek ve adımı anmak konusunda cesaretli değildir... beni hep potansiyel tehlike ve rakip olarak görenler nedeniyle benimle yan yana durmak kimileri için tehlikedir ve hep tetiktedirler... kendilerine düşmanlık edenlere koyamadıkları tavırları (yeni yaşadığım bir olay üzerinden yazıyorum) bana mesafe koyarak yapanların listesi zihnimde tek tek kayıtlıdır... Allah bilsin...

Siyasetin "nankör" tarafı iyileri tenzih etmek kaydıyla yazıyorum ki; Ak Partinin kimi mensupları tarafından "hakkıyla temsil" edilirken... dün başkanım, bakanım, abim dedikleri kişileri, bir gün sonra değişen rüzgarlar nedeniyle görmezden gelen, adına kalem basmayan adamlar haline nasıl geldiklerini görünce... Rahmetli Erbakan Hocaya olan sevgim kat be kat artmıştır... Mekke dönemi Müslümanlarına Efendimiz AS nasıl daha büyük sevgi ve vefa duymuşsa... Erbakan Hocam'da 1969 yılında o çok zor zamanda yola çıktığı dava kardeşlerini son nefesine kadar hiç terk etmedi ve bırakmadı... ben bu vefaya meftun olan biri olarak; kırıp, döken ve küskünlüğün artık teşkilat hastalığı haline geldiği Reis'in davasının hakkıyla temsil edilemediğini ve Reis davasına yakışanın bu tavır olmaması gerektiğini söyleyenlerden olmaya devam edeceğim... 

Gelelim yeniden şu il başkanlığı meselesine... beni seven kardeşlerim bana "yakışır abi" diye moral ve destek verirken... Ak Parti içinde bizzat siyaset yapıp, benim il başkanı olmam halinde memnuniyet duyacaklarını söyleyenler oldu... bu güzel temennileri hak ediyor muyum bilmem ama... Allah onlardan razı olsun... 

Beni sevmeyenler ise teşkilat içinde olanlar dahil ne dinciliğimi ne geçmişimdeki Milli Görüşçülüğümü bıraktılar... daha dört gün önce kendilerine siyaseten acımasız muhalif olarak rol üstlenen adamları affettikleri halde kimileri beni içlerine sindiremediler ve beni affedemediler... aralarına almak istemediler belki de... aleyhime konuşan gazeteciler televizyonlarda yorum yapıp, neden olamayacağımı izah için didindiler... hayatımda hiç konuşmadığım ve beni tanımayan gazetecilerden kimileri "gizli gizli bu konuşmalardan ve adımın geçmesinden haz duyup Kayseri tabiriyle gubardığımı" söyleyenler yazanlar oldu... ne diyeyim Allah'a havale etmekten başka yapacak bir şey yok...

Bir kez daha ve son kez ifade etmek istiyorum ki; içeriden duyduğum dedikodular nedeniyle, (bu adamın niyeti ne? niye orda? niye burada? nereye hazırlanıyor? niye bu kadar çok işin içinde? beklentisi ne? bu koşturmanın tek sebebi Allah rızası olamaz vs) benimle aralarına mesafe koyma istidadında olan tüm başkan ve dava kardeşlerime diyorum ki; ben kimilerinin dünyalık olarak çok çok arzu ettiği hiç bir göreve talip değilim... verilen ömrümü ilahi rıza içeren işlere ayırmak anlamında Rabb'ime sözüm var ve söze sadık kalmaya çalışıyorum... "

Haber: Mustafa DURAN / AYAKLIGASTE.COM