Aile Danışmanı Titresimlerle Dönüşüm Metodu Uygulayıcısı Saime Baykal ' Gençlik Aktivasyonu' konusunda önemli paylaşımda bulundu.
Samime Baykal, insanları, , coşkundan, neş'eden uzaklaştıran, kendinize küstüren deneyimlerden özgürleşerek, gençleşmenin ve güzelleşmenin mümkün olduğunu ifade etti. Baykal, "Ruhunuzu ve hücrelerinizi, bedeninizi yeniden canlandırabilirsiniz" dedi.
Aile Danışmanı Titresimlerle Dönüşüm Metodu Uygulayıcısı Saime Baykay, "Bu teknik ile hayatın her alanında çalışma dönüşüm yapma imkanı bulursunuz.
Titresimlerle Dönüşüm Metodu temeli, evren düzeni ve enerji akışı ile ilgili 5000 yıldan daha eski Çin öğretilerine, fizik ve anotomi bilim dallarının en güncel bilgilerine, kuantum fiziği yaklaşımlarına dayanır." dedi.
Saime Baykal'ınSosyal medya hesabından konuya ilişkin yaptığı açıklaması ise şöyle:
"Kaç yaşında olduğunuzu bilmeseydiniz kaç yaşında olurdunuz?”
Yılların hesabını tuta tuta kendimizi yaşlandırıyoruz. Aslında, herkes kendini hissettiği kadar yaşlıdır. Yaş kavramı kronolojik bir gerçeklik olmaktan çıkıp, toplumsal bir baskı unsuru haline getirir
“Yaşına göre davran” ifadesi.
Şaşırtıcı biçimde psikolojik ve fiziksel sağlık konusunda “hissettiğimiz yaş” bize güçlü veriler sağlar.
Yapılan birçok araştırmaya göre kendini kronolojik yaşından daha genç hissedenlerin sağlık durumları daha iyi, ölüm oranları daha düşüktür.
Çünkü hissettiğimiz yaş, biyolojik, psikolojik ve sosyolojik yaşımızı da yansıtır.
Stanislaw Jerzy Lee, gençliğin doğanın bir armağanı, yaş almanın ise bir sanat eseri olduğunu söyler. Çünkü biyolojik, psikolojik ve sosyolojik olarak nasıl değişeceğimiz üzerinde kontrolümüz bulunur.
Biyolojik yaşlanma, bedenimizin zamana bağlı olarak geçirdiği değişimdir. Ancak bu değişim, sadece kronolojik yaşla ve genlerimizde değil, deneyimlerimizle ve yaşam tarzımızla da şekillenir.
Örneğin kırk beş yaşında sağlıklı beslenen, spor yapan, duygularını yönetebilen birinin, bedeni yaşıtlarına göre çok daha genç kalabilir.
Yani, yaşımıza göre davranmamızı söyleyen kişi aslında yaşımızı bilmez, sadece dünyada ne kadar zaman geçirdiğimizi bilir.
Oysa zaman herkes için aynı akmaz. Samuel Ullman’ın ifade ettiği gibi “endişe, şüphe, korku, özgüvensizlik ve umutsuzluk - bunlar başı eğen ve büyüyen ruhu toza çeviren uzun, uzun yıllardır…”
Gençlik, bir dönem değil, bir zihin durumudur, gençlik yaşla değil, yıldızlara bakarken hissettiğimiz tatlı şaşkınlık; her yeni adımı kucaklamaya hazır bitmeyen çocuksu iştah ve yolculukta bulunan neşedir.
Çünkü “yıllar cildi buruşturabilir, ancak coşkudan vazgeçmek ruhu buruşturur.”
Sizi, coşkundan,neş'eden uzaklaştıran, kendinize küstüren deneyimlerden özgürleşmek ve gençleşmek, güzelleşmek mümkün. Ruhunuzu ve hücrelerinizi, bedeninizi yeniden canlandırmaya ne dersiniz?"
Haber: Mustafa DURAN / AYAKLIGASTE.COM