Siyaset geçtiğimiz hafta CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağını tartıştı. Bütçenin sunumu esnasında Kılıçdaroğlu’na AK Parti sıralarından ‘Aday ol’ diye laf atıldı. Kılıçdaroğlu da bunun üzerine, “Benim aday olup olmayacağımı size kim söyledi” deyiverdi...
Neredeyse Türkiye bir hafta bunu konuştu. Cumhurbaşkanı bile Kılıçdaroğlu’nun olası adaylığı ile ilgili iki kez açıklama yaptı...
İddiaya girmeyi sevmem, ancak kim isterse onunla Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olmayacağına dair her türlü iddiaya varım.
Kılıçdaroğlu aday olmak isteseydi geçen seçimde olurdu. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ’ne karşı olduğunu hemen her gün söyleyen biri neden cumhurbaşkanı adayı olsun.
Kılıçdaroğlu önümüzdeki iki yıl Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısına tek aday çıkartmak için kulis ve siyaset yapacak. İlk süreçte bazı ortaklar rahatsız olmasın diye Erdoğan karşıtlığı oluşturulacak, tek adaylık anlaşmasına HDP muhtemelen dahil edilmeyecek.
Kılıçdaroğlu, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Deva Partisi, Gelecek Partisi’ni bir aday üzerinde anlaştırmak için çalışacak. Ve mümkünse de bu adayın CHP kökenli olmasını isteyecek.
Geçen seçimde SP’nin Abdullah Gül’ün adaylığını istediğini, Kılıçdaroğlu’nun da buna sıcak baktığını, ancak o hesabı Meral Akşener’in bozduğunu biliyoruz. Abdullah Bey de İstanbul ’da düzenlediği basın toplantısında bunu söylemişti.
Seçimlere bir yıl kala SP ve DEVA yine bu grubun adayının Abdullah Gül olmasını ister. Ama hem Meral Akşener hem de Ahmet Davutoğlu kendi adaylıklarında ısrarcı olacaktır.
Kılıçdaroğlu’nun Gül’ün adaylığını bırakın tabanına milletvekillerine bile anlatması zor. Baksanıza Gürsel Tekin, “Adayımız mutlaka CHP içinden, CHP kökenli olacak” diyor.
İYİ Parti, HDP, SP, DP dün İstanbul ve Ankara seçimlerinde destekledikleri belediye başkanlarını bu kez cumhurbaşkanı adayı olarak destekler mi?
Bir kere HDP’nin kesinlikle kendi adayını çıkartacağını tahmin ediyorum. Ancak böyle olursa İYİ Parti, SP, DEVA, DP ve Gelecek Partisi bir aday üzerinde uzlaşabilir. Bu partiler bunca söylemlerine rağmen HDP ile aynı çuvala girmezler; giremezler.
CHP, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş’ı veya sağ tabanın kabul edebileceği makul bir ismi teklif ederse ortaklarının desteğini alır. Bu durumda Akşener, İmamoğlu’ndan çok Yavaş’ın adaylığında ısrarcı olacaktır. Ancak İstanbul ve Ankara başkanlarının adaylığı CHP’nin hesabını bozabilir.
İster İmamoğlu, isterse Yavaş aday olsun, kanuna göre cumhurbaşkanı adaylığının resmi gazetede ilanı ile birlikte belediye başkanlığı düşecek. İstanbul ve Ankara’da Cumhur İttifakı’nın meclis çoğunluğu bulunduğu için iki ismin adaylığı halinde yerel seçimlere 1-1,5 yıl kala iki büyük şehirden birini yeniden AK Parti’ye kaptırmış olur muhalefet. Bunu göze alabilir mi, veya o belediye başkanları mevcut koltukları dura dura böyle bir riske girer mi?
CHP’nin tabanının ekseriyetle sıcak bakmayacağı bir ismin ‘ortak aday’lığının ilanı halinde, yeni parti kurması beklenen ve yeniden cumhurbaşkanı adayı olacağını şimdiden söyleyen Muharrem İnce kimden oy alacak? Yüzde 2 de oy alsa bu CHP tabanından gelecek oy değil mi? Ya Sarıgül, binde 5 bile oy alsa, CHP tabanından gelmeyecek mi bu oy?
Keza yeni kurulan Kürt Demokrat Partisi’nin cumhurbaşkanı adayı olacak zat, artık devletle hasım olmuş HDP’nin adayından yüzde bir oy alamaz mı?
Bakın karşı cenah, yani Kılıçdaroğlu ve ortakları Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan üzerinden AK Parti’yi vurmaya, oradan yüzde 3-5 oy tırtıklama hesabı yaparken, aynı hesap bu taraftan da yapılıyor.
Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı kim olursa olsun, seçilmesi halinde mevcut sistemin değişmesi için kamuoyuna söz vermeyecek mi? Kılıçdaroğlu söylüyor bunu. Varsayalım Kılıçdaroğlu ve ortaklarının adayı seçildi, yeni seçilen cumhurbaşkanı ‘Söz verdik Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini değiştirelim’ dese, o değişikliği yapabilmek için anayasaya göre 400 milletvekiline ihtiyaç yok mu? Muhalefet bu rakama ulaşabilecek mi? Bugün yapılan anketlerin en kötüsünde bile AK Parti ile CHP arasında neredeyse 10 puan fark var.
Kılıçdaroğlu ‘başbakanlık rüyası’ gördüğü için kesinlikle aday olmaz. Bakalım CHP Lideri ortaklarını parti tabanından gelen bir isme ikna edebilecek mi?
KULİS BULVARI
EAH’İN UÇAĞI YARIN SATILACAK
Erciyes Anadolu Holding’i ‘aile’ yönetirken bir özel uçak alınmıştı. Holding’i CEO Dr. Alpaslan Baki Ertekin’in yönettiği 3 yıllık sürede özel uçak hiç kullanılmadı. Hatta bildiğim kadarı ile kiraya verildi. Ertekin ve Holding yöneticileri bayi ziyaretleri ve diğer görüşmelere gidecekleri zaman ya karayolunu, ya da tarifeli uçağı tercih ettiler. Holding bir süre önce yaptığı duyuru ile Cessna Citiation Sovereign tipi uçağı 5,5 milyon dolar muhammen bedelle satışa çıkardı. Uçağı almak isteyenler bugün (17 Aralık) saat 17:00’ye kadar teklif verecekler ve ihale 18 Aralık saat 14:00’de teklifler ‘hadde layık’ görülürse sonuçlanacak. Başta Dr. Alpaslan Baki Ertekin olmak üzere bu kararı veren Holding yönetimini kutluyorum. Holding’in salgına rağmen 2020’yi üretim, istihdam, ihracat, finansal tablolar açısından da olumlu kapatacağına inanıyorum.
Mış… Miş… Muş…
00Kayseri, virüsle mücadelede oksijen sıkıntısını askeri bir tesisteki atıl birimi harekete geçirip çözerek alkış almış.
00-17 Aralık şehitleri, saldırının yıldönümünde rahmet ve minnetle anılacakmış.
00- Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Çetin ERÜ’ den ayrılıyormuş.
00-Kayseri bekleyedursun Ankara-Niğde otoyolunun 2. etabı da açılmış.
00-Sezonu açan Erciyes, haftasonu ilk yabancı misafirlerini bekliyormuş.
00-Erciyes Tekir’de 18, Hacılar ’da 4 dükkanı en yakın teklif veren üç katı fiyatla ‘iki ülkücü’ kiralamış.
00-MHP’li Vekil Baki Ersoy Meclis kürsüsünden Kayseri’ nin savunma sanayi yatırımlarına talip olduğunu söylemiş.
00-Erciyes Anadolu Holding’in sahibi olduğu 5,5 milyon dolar muhammen bedelle satışa çıkartılan özel uçağa teklif vermek için bugün son günmüş.
FACEBOOK YORUMLAR