• Reklam
Selda AVCI

Selda AVCI

TUZLU KAHVE..

NEDENİ OLAN, NASILA KATLANIR!

23 Nisan 2021 - 20:50


‘’Nasip kadar güzel bir kelime var mı? Ne eminsin, ne de ümitsiz. Ama senin adına en iyisini bilene teslimsin.’’

Hepimizin sayılı nefesi var ve ne zaman nerede, nasıl öleceğimizi bilmeden her gün bambaşka umutlarla uyanıyoruz yeni güne. Sanki hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyoruz bu hayatı!

Ölümün gününün, saatinin, dakikasının ve ne zaman gelip bizi bulacağın bilincinde olmadığımız şu yalan dünyada gelin hayatı ertelemeyelim!

Yani ölümün ertelemesi olmadığı gibi, hayatında ertelemesi de olmasın. Öyle yâda böyle hepimiz bir şekilde farklı farklı sebeplerle bu fani âlemden baki âleme göçüp gideceğiz.
Ölmeyin yoksa arkanızdan timsah gözyaşları dökenler sizi ilk unutacak kişilerdir.
Vay gidene derler ya halk arasında öyle işte.

Menfaat dünyasında olduğumuzu da unutmayalım. Herkesin işine geldiğiniz ölçüde yanınızda olurlar. Menfaati bitenin, zaten muhabbeti de hemencecik bitiverir.

Bu günden başlayarak gelin kendinize bir güzellik yapın, hayatınızda ömür törpüsü olan insanlara yol verin gitsinler. Sizi üzen, yıpratan, kötü izler bırakan insanların tekrar bu hataları yapmasına fırsat vermeyin, müsade etmeyin. Gerçekten canı gönülden sevdiğiniz ve sizi seven  insanların varlığı en büyük servetiniz olsun bu da yeter zaten!

Kin gütmeyin mesela! ALLAH'a havale edin!

Çünkü; İntikam alanların en hayırlısı ALLAH'tır.!

Allah, kimi de doğru yola iletirse artık onu saptıracak hiç kimse yoktur..!!
Allah mutlak güç sahibi,intikam sahibi değil midir? Zumer/37

Allah'ım beni kırılmış bir kalbin sebebi eyleme! Lakin; orada sen varsın...

Giymeye kıyamadığınız bütün kıyafetlerinizi, ayakkabılarınızı giyin. Gitmek istediğiniz her yere üşenmeden gidin. Yemek istediğiniz her şeyi yiyin. Sadaka niyetine bolca gülün...

‘’Ve başkalarını değil, kendinizi yargılamaya çalışın…’’ Lev Tolstoy

Bukowski diyor ki; ‘’Başkalarını çözmeye çalıştıkça kendimi düğümlemişim, haberim yok…’’
Bırakın kim ne yaparsa yapsın. Herkes kendine yakışanı yapar, ne ekerse onu biçer.
Kınadığını da, yaşattığını da mutlaka yaşar, yaşamadan ölmez.

Hayatın değişmez kanunu şudur ki; eden mutlaka bulur!

Bizler bazen sabırsızlanırız ah ettiğimiz insanların hemen ceza almasını, kötü duruma düşmesini isteriz. Nefis bizi sürekli tetikler. Oysa az sabırda çok keramet vardır derler.
Bizler nefsimize uymadan sabırla zamana bırakıp, davanın dilekçesini en güzele ilettikten sonra, tevekkül edeceğiz, bekleyeyeceğiz ve sonucu göreceğiz.

Fakat şu da bir gerçektir ki, bazı haklar hesabını mahşerde alır.

Sakın umutsuzluğa kapılmayın geciken ceza illa ki güzelleşiyordur.

Aslında başımıza gelen her sıkıntı Allah'ın bizi sevdiğinin ve unutmadığının göstergesidir.
Çünkü; Allah sadece sevdiği kuluna sıkıntı verir, onu farklı şekillerde sınar.

Unutmayalım ki yaşarken Firavun'un başı bile ağrımamıştı. Bu dünyadaki her istediklerine ulaşan, hak etmedikleri yerlere gelen insanların sonunun nasıl olduğuna bakmak lazım.
Zirveden düşmek, alçaktan düşmekten daha çok hasar verir insana!

Kimse bana birşey olmaz düşüncesinde olmamalı! Herkese herşey olur, sadece zamanı var...

Bazen Nuh'un tufanı gibi her şeyi yıkacak güce sahipsindir. Ama incinmiştir yüreğin... Yenmek bile istemezsin! Yerle bir edeceğiniz insanların saltanatını sürdürmesine izin verirsiniz.

Varsın yaptıklarının, yaşattıklarının bir müddet daha tadını çıkarsın. Görelim mevla neyler, neylerse güzel eyler. Allah yarına bırakır, ama kimsenin yaptıklarını yanına bırakmaz.

Zor bir zamanın içinden geçerken, “Hayat satranç gibidir. On parçanı kaybedip yine de kazanabilirsin.” diye bir söz okumuştum Olasılıksız kitabında. Sonra Nietzsche’nin “Nedeni olan, nasıla katlanır.” sözünü anımsadım. Ve sarıldım hayata dört elle... (Alıntı)
Şarkılı bir masaldır yaşamak!Bir özlem yangınıdır yaşamak!

Acısı derdi çok olsa da, inan yine de güzel yaşamak! Diyor ya şarkının sözlerinde, hayat herşeye rağmen yaşamaya değer.Kısacık ömürde güzel izler bırakmaktır aslolan!

İçinde bulunduğumuz sıkıntılı süreçte biraz sabır, maske, mesafe ve hijyen kurallarını elden bırakmayalım. Ölümü unutup, dünyevi mala mülke, makama fazla kapılmayalım, herşeyin bir sonu vardır. Tıpkı hayatın sonunun ölüm olduğu gibi.

“Küçük hanımlar, küçük beyler!

Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, geleceğin ışığısınız.”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk

Türkiye Büyük Millet Meclisimizin açılışının 101. yılı ve #23Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun.
 Saygıyla...

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum