• Reklam
Reklam
Reklam
Selda AVCI

Selda AVCI

TUZLU KAHVE..

KAYSERİ ŞEHİR HASTANESi!

29 Mart 2021 - 14:43

Şuan bu yazımı hastane bekleme salonundan yazıyorum.

Sabah babam rahatsızlandı acil bir telefon gelince apar topar hemen babamı alıp Kayseri'de yeni yapılan o devasa şehir hastanesi'ne getirdim.

Devasa diyorum çünkü hastaneye adeta hayran kaldım.

Gerek, güleryüzlü her işimize yardımcı olup, yol gösteren sıcak kanlı, genç cıvıl cıvıl personeli olsun, gerek hastanenin 5 yıldızlı otel konforunda ve görünümündeki yapısına hayran kaldım. 

Elbette ki Allah hastanelere hiç kimseyi düşürmesin, ama buraların da yokluğunu göstermesin...

Babamı acilden giriş yaptırdım, ilk muayene eden doktordan, kan alan hemşireye, röntgen ve tomografi çeken teknisyenlere ve bu denli güzel hizmeti almamızda emeği geçen tüm personele, yetkililere canı gönülden teşekkür ediyorum.

Yaklaşık dört saat kadar hastanede kaldığımız esnada gittiğimiz yerlerde sıra beklerken o kadar çeşitli hastalar ve hastalıklar gördüm ki, kanım iliğim dondu kaldım.

İnanın halimize ne kadar şükretsek az, neler var neler!
Biz kendimize otu, çöpü dert ediyoruz.

Allah sağlığımızı, huzurumuzu korusun gerisi inanın boş, can sağlığın olmazsa dünyanın sahibi olsan ne yazar.

Hastaların kiminin etrafında bir kaç yakını pervane olurken, kimileri ise hem yaşlı idi hemde yanında kimsesi yoktu, tek başına inim inim inliyordu ağrıdan, sızıdan.

Her birinde farklı dramlar vardı. Yaşlılık o kadar zor bir durum ki bunu o an daha iyi anladım.

Saçları bembeyaz olmuş, yüzünde çizgileri belirginleşmiş, beli bükülmüş yaşlı bir teyze vardı dikkatimi çeken, ona epeyce bir süre öylece dalıp bakakaldım.

Yanında kimsesi yoktu, tek başına idi hastane koridorlarında ve kendi kendine sürekli bir şeyler anlatıyordu, ne kadar acı bir durumdu belki çocukları vardı hayırsızdı, belki de kimsesi yoktu, kimsesizdi orasını bilemiyorum. O teyzenin durumu beni çok üzdü ve etkiledi. 

Hemen kendimi o halde düşündüm çok zor bir durumdu Allah korusun. Rabbim çocuklarımızı hayırlı evlat etsin inşallah.

Annemin duası gibi dua ettim hemen oracıkta, "Allah'ım ele ayağa düşürüp, oğlum kızım dedirtme, kimseye yük etme, aman ölsün de kurtulalım diye gözüme baktırma, iki gün yatak, üçüncü gün toprak nasip et" dedim.

Rahmetli annem hep böyle dua ederdi, nitekim duaları kabul oldu ve tam istediği gibi bu fani alemden, baki aleme göç eyledi.

Meğer ne güzel, ne anlamlı dua edermiş benim canım annem mekanı cennet olsun, nur içinde yatsın inşallah!

Gözlerim doldu, gözyaşlarımın akmaması için baya mücadele verdim. 

Hem annem geldi aklıma, hem ileride kendimi o  halde düşündüm ve  çok üzüldüm. Hepimiz yaşlanaacağız sonuçta.

Kim bilir belki o teyze gençken nasıl güzeldi, bakımlıydı.

Hastanede gördüğüm hastaların hallerinden dolayı epeyce bir süre kendime gelemedim, elim ayağım titredi.

Bu yazıyı da sizlerle paylaşmak istedim.

Ayrıca ben bu vesile ile hastane köşelerinde şifa bekleyen tüm hastalara acilen şifalar diliyorum.

Rabbim kimseyi hastane köşelerinde yalnız, çaresiz, kimsesiz bırakmasın... Saygıyla...

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum