ESKİ BAŞKADIR!

Bayram arifesinde yaktığın kınanın nasıl olacağını hayal edip, sabaha kadar heyecandan uyuyamayıp, kilteli naylon ayakkabıyı yastığının altına koyup uyuduysan!

Saklambaç, yakar topu, çanak çömlek, çelik çomak gibi oyunları oynadıysan!
Portakalı soyup başucuna koyduysan, birde yalan uydurduysan!

Radyo programlarının müptelası olup, ses kaydı yapıp dj'lik oynadıysan! 

Kışın kar yağarken sıcacık yanan sobanın etrafında toplanıp, sobanın fırın gözünde patates közleyip, komşularınızla çay eşliğinde, keyifli sohbetler yaptıysan!

Televizyon izlemek için bir evde toplandıysanız!
Adile teyzeden masallar dinleyip, Minur Özkul ile okulu sevip,  Hababam sınıfı ile kahkahalar attıysan!

Aramıza hoşgeldin,sende bizdensin. 
70'ler, 80'ler, 90'lar bizim jenerasyon, özlemini duyduğum, keşke o günlere dönebilsem dediğim günlerdi.

Yukarda saydıklarımın bir çoğunu çocukluğum da yaşayan biri olarak bugün bu hatıraları sizlerle paylaşmak istedim.

Efendim çünkü eski başkadır, hele eskimiş bambaşka!

Bazen çocukluğumu o kadar çok özlüyorum ki, bir çok imkanımız kısıtlı olsa da, ufak şeylerle yetinmeyi bilir, küçücük olaylardan büyük mutluluklar çıkarırdık. 
Bir çoğumuz da bu böyle değil midir?

Hemen hemen hepimiz eskiyi hep özlemle anıyoruz ve hep o günlere dönmeyi istiyoruz.
İnsanların birçoğu eskiye hep özlem duyuyor, neden mi? Çünkü her şeyin eskiden  daha güzel, daha anlamlı,daha masum, daha naif olduğunu düşünüyoruz. 

Temizliği,saflığı,iyi niyeti, sadakati, dürüstlüğü hep eskilerde arıyoruz.

Ama şuda bir gerçek ki eski ve eskimiş olanlar hiçbir zaman geri gelmiyor, gelmeyecek te!.. 
Bu yaşadığımız zamandan yıllar yıllar sonra belki bu günümüze de özlem duyacağız bellimi olur? Geçmişi geri getirmeyeceğimize göre geleceğimizi güzelleştirmek için çalışıp, çabalamak gerekiyor işte ne diyelim, zaman akıp gidiyor, durduramıyoruz da...

Gün gelecek ki tıpkı bizde bu eski hatıralar gibi eskiler arasındaki yerimizi alacağız! Saygıyla!