ERKEN TEŞHİS!

 Yalanın sözlük anlamı; doğru, gerçek olmayan, uydurma, asılsız (söz, haber vb.) diye bilinmektedir.
Halk arasında çok sık yalan söyleyen insanlar için kullanılan bir söz vardır oda yalan bunun ağzına yuva yapmış şeklinde yorumlanır. Bazı insanların harbiden yalan ağzına yuva yapmış.Hani derler ya Allah bir dediğine inanırım onun haricinde her şeyi yalan, dolan diye!
Peki, bir insan neden sürekli yalan söyler yâda kendisini yalan söylemek zorunda hisseder?
Oysa doğru bir tanedir, yalan çok çeşitlidir. Her renge de döner. Aslında herkes yalan söyleyebilir.
Yalanların altında yatan nedenler sürekli değişebilir.
Yalan söylemenin sebeplerine gelince kendini iyi hissetmek, eleştiriden kaçmak, gerçek söylendiğinde yaşanacak cezadan çekinmek, başkaları tarafından onaylanma ihtiyacı, gerçekten zarar göreceğini düşünmek ya da çıkar sağlamak maksadı şeklinde sıralana bilir.
Yalanın siyahı, beyazı, pembesi yâda mavisi olmaz. Yalanın hiçbir rengi masum değildir. İnsanların birbirine olan güvenini yıkmaktan başka bir şeye de yaramaz. Ben mesela bir insanın bir yalanına denk gelsem, bin doğrusunu acaba mı diye sorgularım.
Ha sen hiç mi yalan söylemedin derseniz illaki söylemek zorunda kaldığım durumlar olmuştur. Aslında hiç söylememek gerekir ama insanızişte bir yerden sonra söyleye biliyoruz.
Hiç olmazsa bu yalanı herkese söylesek bile sevdiğimiz ve bizi seven insanlara söyleyip güvenlerini kırmasak mı acaba?Güven kırılınca, kaybedilince tekrar kazanılması bir hayli zaman alabiliyor.
Mitomani, yani başka bir deyişle yalan söyleme hastalığı, diye bilinen hastalığın bir üst seviyesi şizofreni olan bir hastalıktır. Ve bu “mitomanihastalığı zamanla tedavi edilmediği takdirde şizofreniye’’ dönüşe bilmektedir. Bu boyuta götürmeden tedavi olunması gereken bir hastalıktır.
Benim tanıdığım ismi lazım olmayan bir şahıs var onunla ilgili bazı olumsuz duyumlar aldığımda dışarıdan duyduğuma inanmam, kendisine bizzat ya gider sorarım yâda arar sorarım.
İşin aslını kendisinden dinlemek veya duymak isterim.
Bu şahıs her seferinde olayları kendince anlatır her söylenen de sütten çıkmış ak kaşık modundadır.
Ona göre herkes onunla uğraşıyor, herkes yalan söylüyor tek doğru onunkisidir…
Bu şahsın ne gariptir ki bir anlattığı diğer anlattığını da tutmaz, anlattıkları birbirini tutmayınca ben hemen onun yalan söylediğini anlarım.
Kendisini kırmamak için yalan söylediğini anladığım halde ona bunu belli etmem inanmış gibi yaparım.
Ona da yalanları ile beni kandırdığını düşünmesi mutluluğunu yaşamasına izin veririm.
Oysa onun söylediklerini dinlediğimde bariz bir şekilde söylediği ve anlattığı her şeyin yalan olduğu o kadar açık şekilde anlaşılıyor ki!
Benim böyle insanlara karşı söyledikleri yalanlar neticesinde güvenim her geçen gün azalır sonrada bitip, tükenip gider.
Kısacasısözün özünü özetlemek gerekir ise yalan bir hastalıktır, bu hastalığa yakalanan kişilerin de diğer hastalıklar da olduğu gibi acilen tedaviye ihtiyaçları vardır. Erken teşhis önemlidir! Saygıyla…