NE OLACAK BU KAYSERİSPOR'UN HALİ

  NE OLACAK BU KAYSERİSPOR’UN HALİ

Son iki sezondur taraftarların birbirlerine sorduğu soru bu NE OLACAK BU KAYSERİSPORUN HALİ.

 Bende kendi kendime bu soruyu soruyor artı olarak neden bu durumda olduğunu analiz etmeye çalışıyorum ve bunu birkaç satır ile sizlerle paylaşmak istiyorum .

Geçen sezon başlayan yanlış transferler ve takım içerisindeki kaoslar, artı olarak yönetimsel sıkıntılar yüzünden yüzümüz gülmüyor.

Ha toparlandı toparlanacak diye beklerken sürekli yapılan yanlış hoca tercihleri bu kaostan bir türlü çıkamamasının en büyük etkeni. Hikmet Karaman gibi otoriter bir hocadan sonra yapılan tercihlerin hemen hemen hepsi yanlış.

2 haftalık Samet Aybaba sonrasında sıkıntılı dönemlerle adı anılan Bülent Uygun ve yabancı hoca olacak diye bir şart varmış gibi yıllarca uzun soluklu maraton içinde bulunmamış bir hoca Robert Prosinecki, ve lig bitiminde malum son. Sonrasını biliyoruz. 21 takımlı yeni süper lig ile macera yeniden başladı.

Neyse yapılan yanlışlardan ders alınmıştır diye düşünürken hiç akıllara gelmeyecek Bayram Bektaş dönemi. Kayserispor gibi bir marka için çok zayıf bir isimle başlandı yeni sezona.

Son o kadar aşikardı ki hatta geç kalınmış bir karar alındı bu hafta. Kaybolan 15 günlük milli takım ve bay arası ve daha sonra çok önemli bir 3 puan.

Son dönemlerde izlediğim belki en kötü takım oyunu oynayan Kayserispor bu hafta Rizespor deplasmanında da aynı şekildeydi.

Özgüveni olmayan sahada ne yaptığını bilmeyen, sadece bireysel yeteneklerin bir şeyler çıkarmaya çalıştığı bir oyun. Nitekim şansa kadere yakalanan pozisyonlar olsa bile kalitesi olmadığı sahadaki duruşundan belli olan santraforun pozisyonları hiçe sayması, elimiz boş dönderdi bizi deplasmandan.

Bireysel ve isim isim çok kaliteli bir takım gibi görünsek de sahaya bunu hiç yansıtamayan bir takımdık. Top rakipteyken kısmını çalışmış ancak topun kendine geçtiğinde ne yapacağını bilmeyen takımımız rakibe basmakta geç kalıp göz presi ile top kapmaya çalışması bir ara topla oynama oranını %68 e %32 seviyelerine taşıdı.

Remy gibi muazzam bir oyuncuya sahip olmuş olsaydık ilk yarım saatte skor 2 veya 3 farkla bizim lehimize olabilirdi.

Ancak Remy rakip oyuncuydu ve ilk yakaladığı yarım pozisyonda muazzam, muhteşem bir gol vuruşu ile oyun olarak gömdükleri umutlarımızı skor olarak da sahanın çimlerine gömdü.

Şimdi işin enteresan tarafların birisi de transfer dönemi yeni bitmiş lig yeni başlamış olmasına rağmen Sapunaru’nun cezalı olduğu haftada stoper mevkiinde sağ bek oyuncusunu Lopez’in kullanmış olması.

Ya hiç mi alternatif oyuncu alınmadı ya da Attamah’ın burayı kaldıramayacağı gün gibi aşikarken neden transferi yapıldı.

Peki yaptınız inandınız bu oyuncuya neden oynatmadınız çok fazla soru sorulur ancak çok az cevap bulunur.

Yapmak istediğim futbolun kalbinden gelen birisi olarak gördüğümü kamuoyu ile paylaşmak ve bakış açılarını sadece topun file buluştuğu özet bölümünden genele bakmayı sağlamaktır.

İşler doğru yapılmaya başladığında rüzgar elbette arkamızdan esecektir. Ve ben nerede olursam olayım tebriklerimi paylaşacağım ..

SAĞLICAKLA