Hacı YAKIŞIKLI

    Hacı YAKIŞIKLI

    Misafir Kalem

    SÖZLÜK EKŞİ DEĞİL, LAĞIM ÇUKURU!

    30 Ağustos 2021 - 12:28

    Fikir ve ifade özgürlüğü” sınırsız değildir ve buna ben de sen de bir başkası da dahiliz!

    “Fikir özgürlüğüm var” diye durduk yere kimseye hakaret edemezsin. Ancak biri sana hakaret etmişse “aynıyla veya misliyle mukabele” edebilirsin.

    Akit Gazetesi bu hususta genelde aynıyla mukabele eder, alçak İslam düşmanlarına onların dilinden cevap verir. “Müslümana müşfik, kâfire şedid” anlayışından milim sapmadan dimdik yoluna bakar, hedefine koşar, kimseden korkmadan haberin en doğrusunu verir.

    Ekşi Sözlük diye bir internet sitesi var. Bir meseleyi ele alıp kendi mecralarında yorum yapıyorlar. Ancak bu yorumlar genelde söz konusu muhataba ağız dolusu küfür, bel altı söylemler, hakaret şeklinde oluyor.

    Özellikle Müslümanlara ve kutsallara, milli ve manevî değerlere saldırıyorlar. Sistematik ve kin kusma ekseninde hareket ediyorlar. Artık yeter!

    Bunun bir yaptırımı olmayacak mı? Yetkililer neyi bekliyor?

    Sosyal medyada yalanlar almış başını gidiyor. Benim gibi birçok kişinin mesajlarının altına FETÖ’cüler doluşup olmadık hakaretlerle saldırıyor. Ben umursamam, yoluma bakarım. Ama özellikle hanım kardeşlerimizin onuruyla oynamaya kalkan onun bunun beslemeli maşalarının da meydanı boş bulup hırlamasına razı olamam!

    “Ekşi Sözlük” ve benzeri mecralar artık “eleştiri” mecrası olmaktan çıkıp lağım çukuruna dönüşmüştür. 

    Türkiye’de savunma sanayii, terörle mücadele, dış ilişkiler gayet başarılı giderken maalesef hukuk alanında çok yavaş gidiliyor.

    “SÜRESİZ NAFAKA 

    ÇÖZÜMSÜZ MÜ KALACAK?”

    Ekşi Sözlük gibi mecralara karşı hukuk hemen harekete geçmeliydi ama yıllardır bu kötü durum sürüp gidiyor. Aynısı “süresiz nafaka”da da oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız, “Süresiz nafaka yanlıştır, düzeltilmeli” dediği halde en ufak bir adım atılmadı. Cumhurbaşkanımızın bu konuda bir şeyler daha söylemesini mi bekliyorlar? Recep Tayyip Erdoğan hangi biriyle uğraşsın? Başkan Erdoğan uğraşır uğraşmasına, yorulmaz, gocunmaz, durmaz; ama her işi ondan beklemek doğru mu?

    Ekim’de TBMM açılacak ve muhtemelen “Sosyal medya yasası” gündeme gelecek. Bu hususun sümen altı edilmeden gündemde tutulup çözümlenmesi şarttır. SÜRESİZ NAFAKA mevzusunun da bir başka bahara kalmadan, kadının da erkeğin de razı olacağı şekilde düzenlenmesi elzemdir.

    “KATAR ÜZERİNDEN TÜRKİYE 

    DÜŞMANLIĞINA DİKKAT”

    Hani mâlum birileri; “Türkiye’yi Katar’a sattınız” diyordu ya! Bir miktar sustular! Hadi esas şimdi konuşsalar ya!

    Amerika Birleşik Devletleri yetkilileri Afganistan/Taliban görüşmelerini Katar’ın başkenti Doha’da, Katarlı yöneticilerin ara buluculuğu ile gerçekleştirdiler. Fakat ABD’de bir kişi bile çıkıp; “Katar’la ne işimiz var?” demedi.

    Ülkesinin çıkarlarının tam tersine hareket eden siyasetçiler niçin bizim ülkemize özgüdür acaba? Neden ısrarla Türkiye’yi dünya gerçeklerinden soyutlamaya kalkarlar. “Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı” onlarda öyle bir hal oluşturmuş ki PKK hortlasa maalesef sevinecek vaziyetteler!

    “HULUSİ AKAR MİLLETİN 

    BAĞRINDAN ÇIKMIŞTIR”

    Hulusi Akar yerli ve milli politikaların en iyi yöneticilerinden biriyken neden muhalefet bazen onu hedefe koyuyor? Neymiş; 28 Şubat’ta darbeci paşanın özel kalemiymiş! İyi de kardeş; bunu söyleyenler her ne hikmetse o darbeci paşayı çatır çatır savunuyor. Siz önce darbeyi ve darbecileri eleştirin! Maksadınız üzüm yemek değil ama kusura bakmayın bu millet size bağcıyı dövdürmez! Algı yönetimlerinizi de alıp az ötede oynayın!

    “HELAL OLSUN DİYARBAKIR”

    3 Eylül 2021 Cuma günü tam iki sene geçmiş olacak. Hacire Ana’nın başlatıp evladını PKK’dan almak isteyen ailelerin sürdürdüğü “Evlat Nöbeti” üzerinden yaz kış demeden iki sene geçti. Yılmadılar, geri dönmediler, korkmadılar, direndiler, direnmeye devam ediyorlar.

    HDP Diyarbakır İl Binası önünde iki yıldır bekliyorlar? Niye HDP önünde? Çünkü ailelerin bir kısmı, “Evladımızı en son bu binada gördük, sonra baktık ki Kandil’e, Suriye’ye, bilmediğimiz yerlere götürmüşler” diyor. Evlatlarını en son gördükleri yerde iki yıldır bekliyorlar.

    Bazıları bu işi “siyasi” zannediyor. Yahu evladı terör örgütünün elinde olan bir anne oraya gidip siyaset mi yapacak?

    Bu süreçte 32 aile evlatlarına kavuştu.

    Yıllardır; “PKK’ya karşı Kürtler de bir şeyler yapsın” deniyordu. İşte yaptılar!

    PKK’yı anne ve babaların azmi bitirecek!

    Onlar siyaset yapmıyor ama ben sormak istiyorum: CHP ve İyi Parti neden o anneleri ziyarete hiç gitmiyor?

    Sanırım, “HDP incinir” diye korkuyorlar.

    FACEBOOK YORUMLAR

    YORUMLAR

    • 0 Yorum