• Reklam
Reklam
Reklam
Gül SİPAHİ

Gül SİPAHİ

Konuk yazar

BİLİNMEYEN YÖNLERİYLE OSMANLI'DA HAREM! ( 3 )

09 Eylül 2021 - 13:25 - Güncelleme: 09 Eylül 2021 - 13:27

Osmanlı kaynaklarında da hakkında yeteri kadar bilgi verilmeyen harem ile ilgili bazı yanlış algılar yerleşmiştir. “ Cariye kelimesi haremdeki hizmetli kadınların genel unvanı idi.

Dolayısıyla Valide Sultan ve Kadınefendilerin de cariyeleri vardı. Ancak zamanla “sadece padişahların cariyesi” olur gibi hatalı bir algı oluşmuştur.


Harem’de Hiyerarşi

Harem’de en yüksek konum hayatta olduğu sürece Valide Sultan’a aittir. Valide Sultan’ın yaşamını yitirmesi durumunda bu yetki klasik dönemde çoğunlukla veliahdın annesi konumunda olan Başhaseki Sultan’a geçerdi.

Ancak 19. yüzyılda Valide Sultan’ın hayatta olmadığı durumlarda harem’in idaresi genellikle hazinedar usta’ya ait olurdu. Hizmet sınıfı olan cariyelikte ise acemilik, kalfalık ve ustalık olmak üzere üç katmanlı bir hiyerarşik düzen esas alınmıştır.



Harem’e yeni giren bir acemi cariye, kalfalardan 7-9 yıl boyunca eğitim alır, bu eğitimin nihayetinde ya kalfa unvanını alır ya da çırağ edilerek (çeyizleri verilerek, maaş bağlanarak ya da evlendirilerek saraydan çıkma) saraydan ayrılırdı.

Kalfalar, acemilerin eğitimlerinden ve sarayın genel iş yükünden, ustalar ise padişah ve annesine hizmetten sorumluydu.


Harem-i Hümayun’daki tüm cariyelerin yöneticisi konumunda olan kıdemli ve en yetkili cariyeye “Hazinedar Usta” denirdi. Hanedan üyesi olarak Harem’in en rütbeli kişisi olan Valide Sultan, Hazinedar Usta aracılığıyla Harem’i yönetirdi.



Bunların haricinde farklı görevlere atanmış cariye sınıfları da bulunurdu. Vekil Usta, Hazinedar Usta’nın yetkilendirdiği vekili olarak işlerini yürütürdü.

Düğün, bayram ve doğum gibi önemli dönemlerde törenlerin düzeni ve idaresini sağlayan bir diğer kıdemli cariye ise teşrifattan sorumlu “Kethüda Kadın”dır. Padişahların kızlarına ve şehzadelerine süt vermek ve bakımlarıyla ilgilenmek üzere görevlendirilmiş cariyelere ise Daye ve Dadı Kalfa denirdi.


OSMANLI DA HAREM MODASI

Osmanlı'da sarayın tercih ettiği lüks ve ihtişam, Harem kadınlarının elbiselerine de yansıdı. Varlıklı ve şehirli ailelerde kadınların giyim kuşamlarına Harem'in tercihleri yön verirdi.
Uzun ve bol olan elbiselerde işlemeler, nakışlar, renklerde çeşitlilik ve canlılık göze çarpardı.

İşlemelerin çoğunda altın ve gümüş alaşımlı teller kullanılırdı.

En sık kullanılan motifler arasında çiçekler yer alırdı. Bu motifler arasında en çok göze çarpan, Osmanlı'nın simgelerinden sayılan lâle idi.

Bele oturan elbiselerde gösterişli, ağır kemerler kullanılırdı.

Şemsiyelerde de giysilerdeki gibi renklilik ve kenarlarında işleme göze çarpardı.

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum