Dilara TANIRLI

    Dilara TANIRLI

    Hukukçu gözüyle

    2004 SAYILI İCRA İFLAS KANUNU'NA GÖRE HACZEDİLEMEYEN MAL VE HAKLAR

    05 Eylül 2022 - 12:19

     İcra takibinin kesinleşmesi akabinde borçlunun taşınır ve taşınmaz mallarına alacaklı talebi ile el konulmasına haciz denilmektedir. Bir malın haczedilmesindeki ilk şart maddi varlığa göre devredilebilmesi ve ekonomik değere sahip olabilmesidir. Ancak borçlunun ekonomik değere sahip olan tüm malları haczedilememekte, kanun koyucu bu hususa 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu ile birtakım sınırlamalar getirmektedir.

    İlgili kanunun 82. Maddesi uyarınca ilk olarak devlet malları haczolunamaz. Bununla beraber ekonomik faaliyeti, sermayesinden ziyade bedenî çalışmasına dayanan borçlunun mesleğini sürdürebilmesi için gerekli olan her türlü eşyanın da haczi yasaktır. Buna örnek olarak faaliyeti esnaf sınırını aşmayan geçimi bedeni çalışmasına dayalı borçlunun mesleğini sürdürebilmesi açısından elzem olan tarım aleti, tartı gibi eşyaları haczedilemez. Yine bu anlamda borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve nakil vasıtaları ve diğer eklenti ve ziraat aletleri; değilse, sanat ve mesleki için lüzumlu olan alet ve edevat ve kitapları ve arabacı, kayıkçı, hamal gibi küçük nakliye erbabının geçimlerini temin eden nakil vasıtaları haczedilemez.

    Haczi yasak olan bir diğer mal ise borçlu ile aynı evde yaşayan bireyler için lüzumlu eşyalardır. Nitekim yasal düzenleme sonrası aynı evde yaşayan bireyler için lüzumlu eşyalardan bir tane varsa o eşyanın haczi mümkün değildir. Yargıtay yeni tarihli kararlarında bilgisayarı lüzumlu eşya olarak görmüş, tek bir bilgisayar olması halinde haczinin mümkün olmadığını belirtmiştir. Para, kıymetli evrak, altın, gümüş, değerli taş, antika veya süs eşyası gibi kıymetli şeyler bu maddenin istisnası olup bunların haczi elbette ki mümkündür. 
    Borçlu ve ailesinin idareleri için lüzumlu ise borçlunun tercih edeceği bir süt veren mandası veya ineği veyahut üç keçi veya koyunu ve bunların üç aylık yem ve yataklıkları, borçlunun ve ailesinin iki aylık yiyecek ve yakacakları ve borçlu çiftçi ise gelecek mahsül için lazım olan tohumluğu, borçlu bağ, bahçe veya meyve veya sebze yetiştiricisi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan bağ bahçe ve bu sanat için lüzumlu bulunan alet ve edevat haczi yasak mallar arasındadır. Kanun koyucu özellikle burada tacir olmayan, geçimi bedeni çalışmasına dayalı borçluyu ve ailesini koruma amacıyla düzenlemeler yapmış, hacizde keyfiliğin önüne geçmek istemiştir.

    Ek olarak borçlunun haline münasip evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. Bu anlamda  ekonomik ve sosyal açıdan ailenin ihtiyaçlarına cevap veren nitekim lüks olarak nitelendirilemeyen borçlunun evi haline münasip ev kapsamındadır.

    Bununla beraber memleketin ordu ve zabıta hizmetlerinde malul olanlara bağlanan emeklilik maaşları ile bu hizmetlerden birinin ifası sebebiyle ailelerine bağlanan maaşlar ve ordunun hava ve denizaltı mensuplarına verilen uçuş ve dalış tazminat ve ikramiyeleri, askeri malullerle, şehit yetimlerine verilen terfi zammı ve 1485 numaralı kanun hükmüne göre verilen inhisar beyiye hisseleri, borçluya bir muavenet sandığı veya cemiyeti tarafından hastalık, zaruret ve ölüm gibi hallerde bağlanan maaşlar, borçlunun vücut veya sıhhat üzerine ika edilen zararlar için tazminat olarak mutazarrırın kendisine veya ailesine toptan veya irat şeklinde verilen veya verilmesi lazım gelen paralar haczedilemez.
    Borçlunun emekli maaşının da haczi mümkün olmamakla birlikte bunun tek istisnası nafaka borcudur. Yani nafaka borcu olmadığı müddetçe borçlunun emekli maaşının haczi mümkün değildir.

    Son olarak borçluya ait öğrenci burslarının haczi de kanun koyucu tarafından yasaklanmıştır. Görüldüğü üzere kanun koyucu tarafından ayrıntılı düzenlemelere gidilmiş hacizde keyfiyetin önlenmesi adına ciddi kısıtlamalar getirilmiştir. Açıklanan bu maddelere aksi yönde haciz işlemine maruz kalınması durumunda borçlunun İcra Mahkemesi’ne haczedilmezlik şikayetinde bulunma hakkı saklıdır. Genel kaideler böyle olmakla birlikte yaşanılan haksız muamelede bir avukata başvurularak hukuki destek alınması faydanıza olacaktır.


     

    FACEBOOK YORUMLAR

    YORUMLAR

    • 0 Yorum