CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE BAKAN ÖZER, NEW YORK'TA EĞİTİMİN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ ZİRVESİ'NE KATILDI

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) 77. Genel Kurulu Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi'ne katıldı. 

    CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE BAKAN ÖZER, NEW YORK'TA EĞİTİMİN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ ZİRVESİ'NE KATILDI
    23 Eylül 2022 - 08:35 - Güncelleme: 23 Eylül 2022 - 08:39
    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BM Vesayet Konseyi'nde düzenlenen Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi'nde yaptığı konuşmada kendisini dinleyenleri selamlayarak zirve için BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'e teşekkürlerini iletti.
     
    Milletleri ayakta tutan, değişime öncelik eden ve dünyaya değer katmasını sağlayan temel unsurun eğitim olduğuna işaret eden Erdoğan, "güçlü toplum, güçlü ülke" idealine ancak beşeri sermayenin iyi değerlendirilmesi, nitelikli bir eğitim sürecinden geçirilmesiyle ulaşılabileceğini kaydetti.
     
    Türkiye'nin anaokulundan üniversiteye, eğitim ve öğretimin tüm kademelerini tamamen ücretsiz sunan bir ülke olduğunu belirten Erdoğan, "Son 20 yıldır eğitimin yaygınlaştırılması, eğitimde kalitenin yükseltilmesi ve fırsat eşitliğinin sağlanmasına yönelik tarihî nitelikte adımlar atıyoruz." dedi.
    Derslik sayılarının artırılmasından öğretmen atamalarına, ücretsiz ders kitaplarından ekonomik şartları kısıtlı ailelere dönük yardımlara her alanda eğitim altyapısını güçlendirmenin gayreti içinde olduklarını dile getiren Erdoğan, eğitim kurumlarını, spor salonları, dijital kütüphaneler, laboratuvarlar, akıllı tahtalarla donatarak modern imkanlara kavuşturduklarını anlattı.
     
    Cumhurbaşkanı Erdoğan, "4+4+4 eğitim reformu"yla zorunlu eğitimi 12 yıla çıkararak Türkiye genelinde okullaşma oranlarını yükselttiklerini ifade ederek "Haydi Kızlar Okula" projemizle kız çocuklarımızın eğitimini teşvik ederek okullaşma oranını yüzde 90'ların üzerine çıkardık. Okul öncesi eğitim seferberliğimiz sayesinde, 5 yaş çocukların okullaşmasını yüzde 78'den yüzde 93'e çıkardık. Önümüzdeki dönemde bunu yüzde 100'e ulaştırmayı hedefliyoruz." diye konuştu.
    Tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgını döneminde, öğrencilerin pek çok elektronik içeriğe ulaşabileceği dijital platformlar, ücretsiz materyal desteği ve yaz okulları gibi uygulamaları devreye aldıklarını hatırlatan Erdoğan, gelişim aşamalarında okuryazarlık, aritmetik ve beceri eksikliklerini gidermek için de çeşitli tedbirleri hayata geçirdiklerini söyledi.
     
    "Çevre bilincini aşılıyoruz"
    Üzerinde titizlikle durdukları bir diğer konunun da mesleki eğitim olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Üreterek öğrenme yaklaşımıyla mesleki eğitim kurumlarımız ile sanayi bölgelerimiz arasında yakın iş birliği tesis ediyoruz. Mesleki ve teknik eğitim alanındaki tecrübemizi diğer ülkelerle paylaşmak amacıyla uluslararası mesleki ve teknik Anadolu liselerini hayata geçirdik." dedi.
    Türkiye Maarif Vakfı'nın ise Afrika, Asya ve Balkanlar başta olmak üzere 49 ülkeye yayılan eğitim kurumlarıyla önemli bir boşluğu doldurduğunun altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:
    "Türk İş Birliği ve Koordinasyon Ajansımız TİKA da özellikle az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere yönelik eğitim ve teknik eğitim desteği veriyor. Türkiye burslarıyla her yıl farklı seviyelerde binlerce öğrenciye ülkemizde ücretsiz eğitim imkânı sunuyoruz. Ülkemizde misafir ettiğimiz 4 milyonu aşkın sığınmacının çocuklarını da kendi evlatlarımızdan ayrı tutmuyor, eğitimleri için gereken her türlü çabayı gösteriyoruz. Uluslararası çabalarımızın yanı sıra eğitim müfredatımızı da günümüzün ihtiyaçlarına göre güncelliyor, yeniliyoruz. Çevre bilincini küçük yaşlardan itibaren aşılamak üzere K12 programına çevre eğitimi ve iklim değişikliği dersini ekledik. İstikbalimizin teminatı olan evlatlarımızı vatana, millete ve tüm insanlığa faydalı bireyler olarak yetiştirmek için gerekeni yapmaya devam ediyoruz."
     
    Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi'nin daha aydınlık, yaşanabilir ve adil bir dünyanın temellerinin atılmasına vesile olmasını dileyen Erdoğan, katılımcılara teşekkür etti.
     
    Erdoğan zirveye yürüyerek geçti
    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler Vesayet Konseyi'nde düzenlenen "Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi"ne Türkevi'nden yürüyerek geçti.
    Erdoğan ve Bakan Özer'e Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da eşlik etti.

    BAKAN ÖZER, EĞİTİMİN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ ZİRVESİ KAPSAMINDA DÜZENLENEN YÜKSEK DÜZEYLİ EĞİTİM BAKANLARI TOPLANTISI'NDA MEVKİDAŞLARINA HİTAP ETTİ

    Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Birleşmiş Milletler (BM) 77. Genel Kurulu "Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi" kapsamında düzenlenen, Yüksek Düzeyli Eğitim Bakanları Toplantısı'nda konuştu.   
    Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, konuşmasında dünyada salgın hastalıklar, göç dalgaları ve iklim değişikliği gibi olağanüstü durumlarla karşı karşıya kalındığını, eğitimin bir taraftan bu sorunlardan etkilendiğini, diğer taraftan bu sorunların çözümü için en güçlü enstrüman olduğunu belirterek "Dünyada yaşanan 'kriz durumlarını', eğitim sistemlerimizi daha da dirençli hale getirmek için nasıl 'fırsata' dönüştüreceğimizi tartışmamız gerektiğine inanıyorum." ifadesini kullandı.

    Türkiye olarak karşılaşılan en zorlu durumlarda dahi eğitimi en büyük öncelik olarak belirlediklerini vurgulayan Özer, Kovid-19 salgınının ilk safhalarında eğitimin altyapısını güçlendirdikleri Eğitim Bilişim Ağı (EBA) sayesinde uzaktan eğitim aracılığıyla devam etmesini sağladıklarını, bunun yanında farklı televizyon kanalları kurarak uzaktan eğitim fırsatlarını zenginleştirdiklerini ve ihtiyaç duyan öğrencilere 700 bine yakın tabletin ücretsiz ulaşmasını sağladıklarını kaydetti.

    "Okul öncesinde okullaşmayı yalnızca bir yılda yüzde 78'den yüzde 93'e yükselttik"

    Bakan Özer, uzaktan eğitimin yüz yüze eğitimin yerini alamayacağını vurguladıklarını hatırlatarak "Gerekli yatırım ve önlemlerle birlikte geçtiğimiz eğitim öğretim yılını okullarımızda, yüz yüze ve kesintisiz bir şekilde tamamlamayı başardık. Yardımcı kaynaklar, destekleme kursları, yaz okulu gibi uygulamalarla salgının yarattığı öğrenme kayıplarının telafisine yönelik mekanizmalar oluşturduk." dedi.

     "Sürekli iyileştirme kültürünün, ülkemizde olduğu gibi, 19 milyon öğrenci ve 1,2 milyon öğretmene sahip büyük ölçekli bir eğitim sistemine yerleştirilmesi büyük emekler istemektedir. Öncelikle, K-12 düzeyinde tüm kademelerde okullaşma oranlarımızı yüzde 90'lara çıkardık. Daha eşitlikçi bir sisteme sahip olmak için okul öncesinde okullaşmayı yalnızca bir yılda yüzde 78'den yüzde 93'e yükselttik." değerlendirmesinde bulunan Özer, her bir öğrenciye ücretsiz eğitim sunma ilkesi doğrultusunda ders kitaplarını ve yardımcı materyalleri ücretsiz sunduklarını aktardı.

    Özer, akademik destek ve telafi eğitimi programlarının kapsamını genişlettiklerini, sosyoekonomik bakımdan dezavantajlı, özel eğitime ihtiyacı olan ve zorunlu göç kapsamında Türkiye'ye gelen çocuklara ayrıca destek sunduklarını ve özellikle göçmen çocukların eğitim hakkından mahrum kalmasına izin vermediklerini vurgulayarak şöyle devam etti: "Türkiye, başta Suriye olmak üzere milyonlarca mülteciye ev sahipliği yaparak bu konuda önde gelen ülkeler arasında bulunmaktadır. Ülkemiz, okul çağında bulunan ve sayısı 1 milyonun üzerine çıkan geçici koruma altındaki Suriyeli çocuğa eğitim hizmetleri sunmaya devam etmektedir."

    Mesleki eğitimin sürdürülebilir bir kalkınma için hayati olduğunu belirten Özer, bu gerçekten hareketle Türkiye'nin mesleki eğitim sistemini iş gücü piyasasının ihtiyaçlarıyla uyumlu hâle getirdiklerini, kısa süre önce hayata geçirdikleri yeni mesleki eğitim merkezi programlarıyla yetişkinlerin mesleki becerileri kazanmalarını sağladıklarını söyledi.

     Bakan Özer, eğitimin başat aktörü öğretmenlerin mesleki gelişimini sürekli desteklemenin öncelikleri olduğunu ve getirdikleri yeni yaklaşımla Türkiye'deki tüm öğretmenlerin güncellenmiş hizmet içi eğitimlere katılımını sağladıklarını ve öğretmenlere hem çevrim içi hem de okul temelli gelişim imkanları sunduklarını belirtti.

     Modüler eğitimler aracılığıyla her ay 1 milyondan fazla yetişkine çeşitli alanlarda eğitimler sunmaya devam ettiklerini aktaran Özer, şunları kaydetti: "Bu eğitimlere katılan yetişkinlerimizin yaklaşık yüzde 70'i kadınlardan oluşuyor. Bu eğitimler aracılığıyla yetişkinlerimizin becerilerini geliştirerek iş gücü piyasasının taleplerine daha uyumlu ve daha dirençli hâle getiriyoruz.

     Türkiye olarak her zaman olduğu gibi daha müreffeh bir dünyanın inşası için dayanışma ve iş birliği içinde hareket etmeye hazırız."
     

    FACEBOOK YORUMLAR

    YORUMLAR

    • 0 Yorum